Page 145 - Risale-i Nur - Asa-yı Musa
P. 145

İKİNCİ  HÜCCET-İ İMANİYE                                                                                                              147

           bedenlerine Hakikî Mutasarrıf olacak bir Kudret ve İlim sende varsa,
           hem sudan ve havadan tut, tâ nebatat ve hayvanata kadar benim erz-
           akımın mahzenlerine Mâlik olacak bir servetin ve bir Hâkimiyetin varsa,
           hem ben kılıf olduğum gayet geniş ve yüksek olan Ruh, Kalb, Akıl gibi
           Letaif-i Maneviyeyi benim gibi dar, süflî bir zarfta yerleştirerek, Kemal-
           i Hikmet ile istihdam edip İbadet ettirecek sende nihayetsiz bir Kudret,
           hadsiz bir Hikmet varsa göster, sonra "Ben seni yaptım" de. Yoksa sus!
           Hem  bendeki  İntizam-ı  Ekmelin  şehadetiyle  ve  yüzümdeki  Sikke-i
           Vahdetin  delaletiyle,  benim  Sâniim  herşeye  Kadîr,  herşeye  Alîm,
           herşeyi  görür  ve  herşeyi  işitir  bir  Zâttır.  Senin  gibi  sersem,  âcizin
           parmağı, Onun San'atına karışamaz. Zerre miktar müdahale edemez."

              O şeriklerin vekili, bedende dahi parmak karıştıracak yer bulamaz,
           gider, İnsanın nev'ine rast gelir, kalbinden der ki: "Belki bu dağınık, kar-
           makarışık  olan  cemaat  içinde;  şeytan,  onların  ef'al-i  ihtiyariye  ve
           içtimaiyelerine karıştığı gibi, belki ben de ahval-i vücudiye ve fıtriyele-
           rine karışabileceğim ve parmak karıştıracak bir yer bulacağım. Ve onda
           bir yol bulup beni tardeden bedene ve beden hüceyresine hükmümü icra
           ederim." Onun için beşerin nev'ine, yine sağır tabiat ve sersem felsefe
           lisanıyla der ki: "Siz çok karışık birşey görünüyorsunuz. Ben size Rab
           ve Mâlikim veyahut hissedarım." der. O vakit Nev'-i İnsan, Hak ve Ha-
           kikat Lisanıyla, Hikmet ve İntizamın Diliyle der ki: "Eğer bütün küre-i
           arza giydirilen ve nev'imiz gibi bütün hayvanat ve nebatatın yüz bin en-
           va'ından, rengârenk atkı ve iplerden Kemal-i Hikmetle dokunan ve dik-
           ilen gömleği ve yeryüzüne serilen ve yüzbinler Zîhayat enva'ından ne-
           scolunan ve gayet nakışlı bir surette İcad edilen haliçeyi yapacak ve her
           vakit Kemal-i Hikmetle tecdid edip tazelendirecek bir Kudret ve Hikmet
           sende varsa, hem eğer biz meyve olduğumuz küre-i arza ve çekirdek
           olduğumuz  âlemde  tasarruf  edecek  ve  hayatımıza  lâzım  maddeleri
           Mizan-ı Hikmetle aktar-ı âlemden bize gönderecek muhit bir  Kudret ve
           şamil bir Hikmet sende varsa, ve yüzümüzdeki Sikke-i Kudret bir olan
           bütün gitmiş ve gelecek emsalimizi İcad edecek bir İktidar sende varsa;
           belki bana Rububiyet dava edebilirsin. Yoksa haydi sus! Benim nev'im-
           deki karmakarışıklığa bakıp parmak karıştırabilirim deme. Çünki İnti-
           zam mükemmeldir. O karmakarışık zannettiğin vaziyetler, Kudretin Ka-
           der Kitabına göre Kemal-i İntizam ile bir istinsahtır. Çünki bizden çok
           aşağı    olan   ve    bizim    taht - ı  nezaretimizde     bulunan    hayvanat
   140   141   142   143   144   145   146   147   148   149   150