Page 348 - Hayatın Gerçek Kökeni
P. 348

HAYATIN GERÇEK KÖKEN‹

             ye baflladıklarını anladılar ve çok daha büyük bir flok içine girdiler. Bu ko-
             nunun, kendileri açısından "en büyük tehlike" oldu¤undan, kendi "kültü-
             rel dokularını tamamen yıktı¤ından" söz etmeye bafllad›lar.
                  Türkiye'deki materyalist çevrelerin yafladıkları bu endifle ve pani¤i
             en açık biçimde ifade edenlerden birisi, materyalizmi savunmayı görev
             edinmifl bulunan Bilim ve Ütopya dergisinin yazarı ve aynı zamanda bir
             ö¤retim üyesi olan Rennan Pekünlü oldu. Pekünlü, gerek söz konusu der-
             gide yazdı¤ı yazılarda, gerekse söz aldı¤ı birtakım panellerde, Evrim Al-
             datmacası kitabını bir numaralı "tehlike" olarak gösterdi. Pekünlü'yü en
             çok endiflelendiren konu ise, kitabın Darwinizm'i geçersiz kılan bölümle-
             rinin de ötesinde, asıl olarak flu anda okumakta oldu¤unuz kısımdı. Okur-
             larına ve (oldukça az sayıdaki) dinleyenlerine "sakın kendinizi idealizmin
             bu telkinlerine kaptırmayın, materyalizme olan sadakatinizi koruyun"
             mesajları veren Pekünlü, kendisine dayanak olarak Rusya'daki kanlı ko-
             münist devriminin lideri Vladimir I. Lenin'i bulmufltu. Lenin'in bir asır
             önce yazdı¤ı Materyalizm ve Ampiryokritisizm isimli kitabı okumayı herke-
             se ö¤ütleyen Pekünlü'nün yaptı¤ı tek fley ise, yine Lenin'e ait olan "sakın
             bu konuyu düflünmeyin, yoksa materyalizmi kaybedersiniz ve kendinizi
             dine kaptırırsınız" fleklindeki uyarıları tekrarlamak oldu. Pekünlü, söz ko-
             nusu materyalist yayın organında yazdı¤ı bir makalede, Lenin'den flu sa-
             tırları aktarıyordu:
                  Duyularımızla algıladı¤ımız nesnel gerçekli¤i bir kere yadsıdın mı,
                  kuflkuculu¤a (agnostisizm) ve öznelcili¤e (subjektivizme) kayaca¤ın-
                  dan, fideizme (dini inanca) karflı kullanaca¤ın tüm silahları yitirirsin;
                  bu da fideizmin istedi¤i fleydir. Parma¤ını kaptırdın mı, önce kolun
                  sonra tüm benli¤in gider. Duyuları nesnel dünyanın bir görüntüsü
                  olarak de¤il de, özel bir ö¤e olarak aldı¤ında, di¤er bir deyiflle mater-
                  yalizmden ödün verdi¤inde, benli¤ini fideizme kaptırırsın. Sonra du-
                  yular hiç kimsenin duyuları olur, us hiç kimsenin usu, ruh hiç kimse-
                  nin ruhu, istenç hiç kimsenin istenci olur. 409
                  Bu satırlar, Lenin'in büyük bir korkuyla fark etti¤i ve hem kendi ka-
             fasından hem de "yoldafl"larının kafalarından silmek istedi¤i gerçe¤in, gü-
             nümüzün materyalistlerini de aynı biçimde tedirgin etti¤ini göstermekte-
             dir. Ama Pekünlü ve di¤er materyalistler Lenin'den daha da büyük bir te-
             dirginlik içindedirler; çünkü bu gerçe¤in bundan 100 yıl öncesine göre çok
             daha açık, kesin ve güçlü bir biçimde ortaya kondu¤unun farkındadırlar.





                                              346
   343   344   345   346   347   348   349   350   351   352   353