Page 111 - Hz. İsa (as) Gelecek
P. 111
HARUN YAHYA (ADNAN OKTAR) 109
Peygamber Efendimiz (sav)'in varlığı şartı ile oluşmuştur. Bu
durum ahir zamanda da değişmeyecek, Bediüzzaman'ın da dile
getirdiği gibi, Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.) beraberlerinde-
ki mümin topluluklarının başında bizzat birer hidayet önderi
olarak bulunacaklardır.
Dolayısıyla Bediüzzaman Said Nursi de "şahs-ı manevi" teri-
mini kullanırken Kuran'da haber verilen adetullahda olduğu
şekilde kullanmıştır. Nitekim Bediüzzaman Said Nursi de kendi
talebeleri ve eserleri için şahs-ı manevi tabirini kullanırken, bu
şahs-ı manevinin başında yine kendisi bulunmaktadır.
Risale-i Nur'un şahs-ı manevisine, eserler ile onu takip eden
talebeler de dahildir, ama nur hareketinin önderi Bediüzzaman
da bu ifadeden ayrı tutulamaz.
Risale-i Nur'da Hz. İsa (a.s.)'ın ikinci kez gelişiyle ilgili yorum-
lar incelendiğinde bu gerçek çok daha iyi anlaşılacaktır:
1. Bir vechi (sebebi) şudur ki: SİHİR VE MANYETİZMA VE
İSPİRTİZMA GİBİ İSTİDRACI HARİKALARIYLA (hipnoz ve ruh-
larla bağlantı tarzındaki sahte mucizeleriyle) KENDİNİ
MUHAFAZA EDEN VE HERKESİ TESHİR EDEN (büyüleyen,
aldatan) O DEHŞETLİ DECCALİ yok edebilecek, mesleğini değiş-
tirecek; ANCAK HARİKA VE MU'CİZATLI VE UMUMUN
MAKBULÜ (mucizeleri olan ve herkesin kabul ettiği) BİR ZAT
OLABİLİR Kİ O ZAT en ziyade alakadar ve ekser insanların
(insanların çoğunluğunun) Peygamberi olan HAZRET-İ İSA ALEY-
HİSSELAM'DIR. (Şualar, s. 493)
Bediüzzaman, ahir zamanda ortaya çıkacak olan deccalin bir-
takım olağanüstü güçlerle insanları aldatmaya çalışacağını
ancak onun bu fitnesinin, Hz. İsa (a.s.)'ın ikinci kez yeryüzüne
gelmesiyle tamamen ortadan kalkacağını anlatmaktadır: