Page 128 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 128

130                                                                                   SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ


          görünüyor.  Ve  mâdem  birtek  mes'elede  bulunan  emâreler  ve  karineler,
          mes'elenin  vahdeti  haysiyetiyle,  emâreler  birbirine  kuvvet  verir  zaîf  bir
          münasebetle bir tereşşuh dahi menbaına ilhak edilir. Elbette bu yedi adet
          esaslara  istinaden  deriz:  Hazret-i  İmam-ı  Ali  (R.A.)  nasılki:  Meşhur
          Sözlere  tertipleri  üzerine  işaret  etmiş  ve  Mektûbattan  bir  kısmına  ve
          Lem'alardan    en     mühimlerine     tertiple     bakmış.     Öyle     de:

                    ِ
                                        ِ
                                              ِ
                          ِ
          ت
                                        ش
             تَّشلا  نم         ر   ن ْ    جَا  ن۪سحْلا      كئامساب Cümlesiyle Otuzuncu Lem'aya yâni

                                             َ
                                      َ
             َ ْ
                               ٰ ُ
                  َ
                                          ٰ
                                ْ
                                            ْ
          müstakil Lem'alar'dan en son olan Esmâ-i Sitte Risalesine tahsin ederek
                                             ِ
          bakıyor ve  تخماتَ     و  تَلع  ٍمار   هبل  فورح Kelâmiyle dahi Otuzuncu
                     ْ َ َ َ
                              َ َ
                                           ْ َ َ
                                  ْ َ
                                                ٌ ُ ُ
          Lem'ayı  tâkip  eden  İşârat-ı  Huruf-u  Kur'âniye  Risalesine  takdir  edip
                                               ِ
                                               ِ
          işaretle tasdik ediyor.  تَل   ج   نا  تمْل ظلا  هب   سٰوم  اصع  مسا  و Kelimesiyle
                                   ْ َ ْ
                                      ُ َ
                                                                   َ
                                                         َ َ ُ
                                                   ٰ ُ
                                                               ْ
          dahi şimdilik en âhir Risale ve Tevhid ve Îmanın elinde Asâ-yı Mûsa gibi
          hârikalı  en  kuvvetli  bürhan  olan  mecmua  Risalesini  sena-kârane  remzen
          gösteriyor  gibi  bir  tarz-ı  ifadeden  bilâperva  hükmediyoruz  ki:  Hazret-i
          İmam-ı  Ali  (R.A.)  hem  Risale-i  Nurdan  hem  çok  ehemmiyetli
          Risalelerinden  mâna-yı  hakikî  ve  mecazî  ile  işârî  ve  remzî  ve  îmâî  ve
          telvihî  bir  surette  haber  veriyor.  Kimin  şüphesi  varsa  işaret  olunan
          Risalelere  bir  kere  dikkatle  baksın.  İnsafı  varsa  şüphesi  kalmaz  zanne-
          diyorum.


                 Buradaki  mâna-yı  işarî  ve  medlûl-u  mecazîlere  karinelerin  en
          güzeli ve lâtifi, aynı tertibi muhafaza ile verilen isimlerin münasebetidir.
          Meselâ, yirmidokuz otuz ve otuzbir ve otuziki mertebe-i tâdâdda  Yirmi-
          dokuz ve Otuz ve Otuzbir ve Otuzikinci Sözlere gayet münasib isimler ile
          ve başta Sözlerin başı olan Birinci Söze, aynı Besmele Sırriyle; ve âhirde
          şimdilik  Risalelerin  âhirine,  mahiyetini  gösterir  lâyık  birer  isim  vererek
          işaret etmesi gerçi gizli ise de.. fakat çok güzeldir ve letâfetlidir. Ben itiraf
          ediyorum  ki:  Böyle  makbul  bir  Eserin  mazharı  olmak,  hiçbir  vecihle  o
          makama  liyakatım  yoktur.  Fakat  küçük,  ehemmiyetsiz  bir  çekirdekten
          koca  dağ  gibi  bir  ağacı  halk  etmek,  Kudret - i  İlâhiyenin   şe'nindendir
   123   124   125   126   127   128   129   130   131   132   133