Page 164 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 164
Risale-i Nur'dan parlak
Fıkralar ve bir kısım güzel
Mektublar
Aziz, Sıddık Kardeşlerim!
Lâtif, mânidar ve Beşaretli iki hâdiseyi beyan ediyorum.
B i r i n c i s i : Me'yusâne bir hâtıradan müjdeli bir ihtar.
Bu günlerde hâtırıma geldi ki: Hayat-ı içtimaiyeye giren, hangi
şey'e temas etse ekseriyetle günahlara mâruz kalıyor. Her cihetle
günahlar serbestçe insanı sarıyorlar. Bu kadar günahlara karşı insan-
ların hususî İbâdâtı ve Takvâsı nasıl mukabele edebilir? diye me'yu-
sâne düşündüm. Hayat-ı içtimaiyedeki Risalet-ün-Nur Talebelerinin
vaziyetlerini tahattur ettim. Risale-i Nur Şâkirdleri hakkında,
necatlarına ve ehl-i Saadet olduklarına dair kuvvetli İşârât-ı Kur'ani-
yeyi ve Beşaret-i Aleviye ve Gavsiyeyi düşündüm. Kalben dedim ki:
Herbiri, bin yerden gelen günahlara karşı bir dil ile nasıl mukabele
eder, galebe eder, necat bulur? diye mütehayyir kaldım. Bu
tahayyürüme mukabil ihtar edildi ki: Risalet-ün-Nurun Hakikî ve
Sâdık Şâkirdleri mabeynindeki düstur-u esasî olan İştirâk-i A'mâl-i
Uhreviye Kanuniyle ve samimî ve sâdık Tesanüd Sırriyle herbir Hâlis
ve Hakikî Şâkird, bir dil ile değil, belki Kardeşleri adedince dilleriyle
İbadet edip İstiğfar eder. Bin taraftan hücum eden günahlara karşı
bin dil ile mukabele eder. İhlâs ve Sadâkat ve Sünnet-i Seniyyeye
mütâbaat ve Hizmet derecesine göre o küllî Ubudiyete sahib olur.
Bu büyük kazancı elden kaçırmamak gerektir. Bâzı Melâikenin
kırk bin dil ile zikrettikleri gibi, Hâlis ve Hakikî Müttakî bir Şâkird dahi
ِ
للّٰا
kırk bin Kardeşinin dilleriyle İbadet eder, Necâta müstehak olur, ءاشش نا.
ُ ه
ْ َ
َ