Page 222 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 222

224                                                                                   SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ



                     Zulmet dağılıp başladı bir yepyeni gündüz,
                     Bir neş'e duyup sustu biraz ağlayan o göz.

                     Bir dem bile düşmezken onun âhı dilinden,
                     Kurtuldu, yazık dertli beşer derdin elinden.

                     Ol taze güneş, ülkeye serptikçe ışıklar,
                     Hep şâd olacak, şevk bulacak Kalbi kırıklar.

                     Her Kalbe sürur, her göze Nur doldu bu günden,
                     Bir müjde verir sanki o bir şanlı düğünden,

                     Arzeyleyelim ol yüce Allaha şükürler,
                     Kalkar bu kahr, cehl u dalâl, şirk ve küfürler.

                     Ol Nûr-u Hüdâ saldı ziya, Kalbe safâ hem,
                     Gösterdi Beka, göçtü fenâ, buldu vefâ hem.

                     Çıkmıştı şakî, geldi nakî gördü adâvet,
                     Eylerdi nefiy, oldu hafî Nur-u Hidayet.

                     Fışkırdı Risale-i Nur, ufuktan Nur-u Risâlet
                     Ol Nur-u Risâlet verecek Emn ü Adâlet.

                     Allaha şükür, kalkmada hep cümle karanlık,
                     Allaha şükür, dolmada hep Kalbe ferahlık.

                     Allaha şükür, işte bu gün perde açıldı,
                     Âlemlere artık yine bir neş'e saçıldı.

                     Artık bu sönük canlara can üfledi cânan,
                     Artık bu gönül derdine ol eyledi derman.

                     Bir Fasl-ı Bahar başladı illerde bu günden,
                     Bir Sohbet-i Gül başladı dillerde bu günden.

                     Benden bana ben gitmek için Risale-i Nur diye koştum,
                     Nur derdine düştüm de denizler gibi coştum.
   217   218   219   220   221   222   223   224   225   226   227