Page 220 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 220
222 SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ
Ol hangi acib Sır ki, çıkar göklere Îsâ,
Kimdir çekilen çarmıha, kimdir yine yûda.
Nûr derdi için tahtını terkeyledi Edhem,
Bir başkasının tahtı olur derdine merhem.
Çok Şahs-ı Velî, Nur ile hem etti kanâat,
Çok şahs-ı denî, Nur ile hem buldu Kerâmet.
Her hepsi de pervanesi, üftadesi Nûrun,
Her hepsi Muamma, gücü yetmez bu Şuûrun.
Şak etti kamer, Fahr-i Beşer, ol yüce Server,
Her yerde ve her anda Onun Nûru muzaffer.
Kur'andı Kavli, Nurdu yolu, Ümmeti mutlu,
Ümmet olanın Kalbi bütün Nûr ile doldu.
Çekmezdi keder, ol sözü cevher, özü kevser,
Ol Sûre-i Kevser dedi a'dâsına "ebter!"
Ol Şems-i Ezelden kaçınan ol kuru başlar
Gayyâ-i Cehennemde bütün yakmış ateşler.
Bitmişti nefes, çıkmadı ses bıktı da herkes
Ol Nûra varıp baş eğerek hep dediler pes!
İdrâki olan kafile ayrıldı Kureyşden..
Feyz almak için, doğmuş olan şanlı güneşten.
Ol Kevser-i Ahmedden içip herbiri tas tas,
Olmuştu o gün sanki mücellâ birer Elmas.
Ol başlara tâç, derde ilâç, Mürşid-i Âlem,
Eylerdi nazar bunlara Nûriyle demâdem..
Bunlardı o a'dâyı boğan bir alay Arslan,
Hak uğruna, Nur uğruna olmuş çoğu Kurban.