Page 92 - Münafığın Sırları
P. 92
90 MÜNAFIĞIN SIRLARI
dan gelmişlerdi; gözler kaymış, yürekler hançereye
gelip dayanmıştı ve siz Allah hakkında (birtakım)
zanlarda bulunuyordunuz. İşte orada, iman edenler,
sınanmış ve şiddetli bir sarsıntıyla sarsıntıya uğratıl-
mışlardı. Hani, münafık olanlar ve kalplerinde hasta-
lık bulunanlar: "Allah ve Resulü, bize boş bir aldanış-
tan başka bir şey vadetmedi" diyorlardı. (Ahzab Su-
resi, 10-12)
Görüldüğü gibi münafıklar bir zorlukla karşılaştıkları anda
'çok güçlü olduğunu iddia ettikleri' imanlarını kaybetmiş ve
Allah'ın büyüklüğünü, gücünü unutmuşlardır. Bu da imanların-
da hiçbir zaman samimi olmadıklarını ve gerçek anlamda kamil
bir imana sahip olmadıklarını açıkça göstermektedir. Zira
Allah'a gönülden iman eden bir insanın, nasıl bir ortamda bu-
lunursa bulunsun, hangi zorlukla karşılaşırsa karşılaşsın Allah'ın
gücünü unutması, mutsuzluğa kapılması, zanlarda bulunması gi-
bi bir durum söz konusu olmaz. Çünkü Allah'a samimi bir
imanla bağlanmış olan insanlar bilirler ki, Allah herşeyin Yara-
tıcısıdır ve kullarını hayırla da şerle de imtihan etmektedir.
Allah'ı çok az anarlar
Sana Kitap'tan vahyedileni oku ve namazı dosdoğru
kıl. Gerçekten namaz, çirkin utanmazlıklar (fah-
şa)dan ve kötülüklerden vazgeçirir. Allah'ı zikret-
mek ise muhakkak en büyük(ibadet)tür. Allah, yap-
makta olduklarınızı bilmektedir. (Ankebut Suresi, 45)
Yukarıdaki ayetle de bildirildiği gibi bir mümin için en bü-
yük ibadetlerden biri Allah'ı anmaktır. Allah'a gerçekten iman
eden insanlar, her an O'nun verdiği nimetler içinde yaşamları-