Page 137 - Kötülüğün Sessiz Dili
P. 137
Kötülü¤ün Sessiz Dilini Konuflanlar 135
Şeytanın yardımlarıyla karşılarına çıkan her fırsatta bu arayışla-
rını sinsice vurgulayacak konuşmalar yaparak nefislerini bu yön-
de güçlendirirler.
❖ Bunun tam tersine kendilerini haklılıklarına inandırabilecek-
leri delillere de ihtiyaç duyarlar. Bu yönde kendilerini ne kadar
inandırmayı başarırlarsa duygusallığı o kadar gerçekçi bir şekil-
de yaşayabilecekler, dolayısıyla kendilerince bu oyunun çevre-
lerindeki insanlar üzerindeki etkisi ve inandırıcılığı da kendile-
rince o derecede artacaktır.
❖ Gösterdikleri tavır bozukluklarında inatçı bir kararlılık gös-
tererek, karşı tarafa geri adım attırmaya çalışırlar. Bununla
amaçladıkları da genellikle yine kendilerini ağlayabilecek bir ruh
haline hazırlayabilmektir. Önce çok inatçı bir tavır gösterecek,
söylenenleri anlamazdan gelecek ardından da haksız yere üzer-
lerine gelindiğini iddia ederek kendilerine ağlayabilecekleri mal-
zeme oluşturabileceklerdir.
❖ Anlatılanları özellikle anlayamıyormuş gibi yaparak, tekrar
tekrar anlattıracak, birbirinden farklı açıklamalar ve çözümler
isteyecek, ardından da konunun çözümünün çok zor ve karma-
şık olduğunu öne sürerek kendilerine acımaya başlayabilecek-
lerdir.
❖ Konuşamama taklitleri yaparak, başı sonu birbirini tutmayan,
ne anlatılmak istendiği anlaşılmayan, mantıksız cümleler kura-
cak, daha sonra da bu içler acısı hallerinden dolayı üzülüp ağla-
yabileceklerdir. Cümleler o kadar uzun ve anlamsızdır ki karşı
taraftaki kişiler cümlenin sonuna geldiklerinde başını unuturlar.
Hikmetsizliğinden rahatsızlık duyarlar. "Ya da", "yani", "ama",
"çünkü", "mesela" ve bunlar gibi daha birçok bağlacın arka ar-
kaya kullanıldığı ve bir türlü sonu gelmeyen cümlelerin bir an
önce sonuca bağlanmasını beklerler.