Page 219 - Risale-i Nur - Mesnevi-i Nuriye
P. 219

.222                                                                                            MESNEVÎ-Î NURİYE


                  Ve keza insan fiil ve sa'yi cihetiyle zaîf bir hayvan olup daire-i
           sa'yi pek dardır. İnfial, Sual, Dua cihetiyle Rahman-ı Rahîm'in Aziz bir
           Misafiridir. Dairesi hayal kadar geniştir.
                  Ve  keza  insanın  hayat-ı  hayvaniyeden  aldığı  lezzet  bir  serçe
           kuşunun lezzeti kadar değildir. Çünki insanda hüzün, keder, korku var,
           onda  yoktur.  Fakat  cihazat,  hissiyat,  duygular,  istidadlar  itibariyle
           hayvanların en a'lâsından fazla lezzet alır. İnsanın şu vaziyetine dikkat
           edilirse anlaşılır ki: Bu kadar cihazat, bu hayat için olmayıp, ancak bir
           Hayat-ı Bâkiye için kendisine verilmiştir.

                  Ve  keza  insan  Saltanat-ı  Rububiyetin  mehasinine  nâzır  ve
           Esma-i  Kudsiyenin  Cilvelerine  dellâl  ve  Kalem-i  Kudretle  yazılan
           Mektubat-ı  İlahiyeyi  mütalaa  ile  mütefekkir  olduğu  cihetle,  Eşref-i
           Mahlukat ve Halife-i Arz olmuştur.
                                           * * *
                            ِ  لِلّا    َ لٰا         ء ٓ ارقفْلَا     متنَا     سانلا  ايهَا  اي   ا    َ
                                 ِ
                                                       ٓ
                                                    َّ
                             ه
                                    ُ َ َ ُ
                                            ُ ُ ْ
                                                        َ ُّ
                                                 ُ
                  İ'lem Eyyühel-Aziz! İnsandaki kusur sonsuz olduğu gibi, acz,
           fakr  ve  ihtiyacına  da  nihayet  yoktur.  İnsana  tevdi  edilen  açlık  ile
           Nimetlerin  lezzetleri  tebarüz  ettiği  gibi;  insandaki  kusur,  Kemalât-ı
           Sübhaniye derecelerine bir mirsaddır. İnsandaki fakr, Gına-i Rahmetin
           derecelerine  bir  mikyastır.  İnsandaki  acz,  Kudret  ve  Kibriyasına  bir
           mizandır.  İnsandaki  tenevvü-ü  hacat,  Enva'-ı  Niam  ve  İhsanatına  bir
           merdivendir.  Öyle  ise  fıtratından  gaye  Ubudiyettir.  Ubudiyet  ise,

                                                    ِ
                                       ِ
                                           ِ
                                         ا
                                       لِلّ

           Dergâh-ı İzzetine kusurlarını   رفغت   سَا ve لِلّا    نا  حبس  ile ilân etmektir.
                                          ُ ْ َ
                                           َ ه
                                                        َ ه
                                               ْ
                                                          َ ْ ُ
                                           * * *
                                            ِ
                                                                ِ
                                                  ي
                            ي
                           ٍميحج         ي فَل    راجفْلا     ناو     ٍميعن         ي فَل    رار   ب ْ َ    َلاْا    نا
                                                               َّ
                                   َ َّ ُ
                                                  َ
                                                        َ
                                           َّ َ
                             َ
                  İ'lem  Eyyühel-Aziz!  Her  bir  insan  için  hayat  seferinde  iki
           yol  vardır.  Bu  iki  yolun  uzunluğu  kısalığı  birdir.  Amma  birisinde
           Ehl-i Şuhud ve Ehl-i Vukufun Şehadet ve Tasdikleriyle onda dokuz
           menfaat ihtimali var. İkinci yolda mes'ele ma'kusedir. Onda dokuz
           zarar
   214   215   216   217   218   219   220   221   222   223   224