Page 40 - Risale-i Nur - Mesnevi-i Nuriye
P. 40

LÂSİYYEMALAR                                                                                                     43


                 ِ
                                      ِ ِ ِ
                                                                  ي ِ ٓ
                                             ِ ٓ
                                                          ي
                 يْمآ يْيلسرمْلا و يْييِبنلا نم هناوخا  ىلٰع و يْ ي عمجَا هِبحص و هلىا لٰ    و     ع ى  َ َ
                                          َ ْ
                                  َّ
               َ
                   َ
                                     َ
                                                َ َ َ
                                                      َ ْ ٓ ْ َ َ
                            َ َ
                      َ ْ ُ
                                ِّ
          Ve keza bu Âlemin geliş ve gidişatında ve bütün mahlukatın bir hedefe
          sevkinde ve Semavî, süflî bütün ecramın bir Kudrete bağlı ve müsahhar
          olmasında  pek  büyük  bir  Saltanat  Eseri  görünüyor.  Ve  bundan
          anlaşılıyor ki, bu mevcudatta tasarruf eden Sâni'in Azîm Rububiyetinde
          Hârika  bir  Saltanatı  vardır.  Halbuki  bu  dünya  menzili  tahavvülâta,
          zevale  maruzdur.  Sanki  misafirler  için  yapılmış  bir  handır  ki  daima
          dolup  boşalıyor.  Ne  kendisinin  sabit  bir  şekli  vardır  ve  ne  de  içinde
          oturanların  bir  kararı  vardır.  Ve  Sâni'-i  Âlemin  garib  ve  acib
          san'atlarının nümunelerini teşhir ve ilân için tahavvülden hâlî kalmayan
          bir meşherdir. Bu itibarla o handa ve o meşherde içtima eden insanlar
          sabit kalacak değiller. Çünki meskenleri sabit değildir.

                 İşte bu hal ve şu vaziyet, bu fâni menzilden sonra o Sermedî
          Saltanata  karargâh  olmak  üzere,  sabit,  bâki,  ebedî,  sermedî
          saadetlerin, Cennetlerin ve sarayların olacağına kat'î bir delaletle
          şehadet eder. Çünki fâni, Bâkiye makam ve medar olamaz. Evet bir
          melikin  gelip  giden  misafirleri  için  yolda  yaptığı  şu  menzile  ve  o
          menzilde oturan misafirlere bakıldığı zaman görülüyor ki, milyonlarca
          lira ile yapılan o menzil, pek az bir zaman içindir. Ve ondaki zînetler,
          kıymetli şeyler, hep suret ve örneklerdir. Ve misafirler o nefis taam ve
          yemeklerin  yalnız  tadına  bakıp,  karınlarını  doyuracak  derecede
          yemiyorlar.  Ve  her  bir  misafir,  hususî  makinesiyle  o  menzildeki
          zînetlerin  resimlerini  alırlar.  Ve  Melikin  de  gizli  memurları  onların
          bütün harekât, ef'al ve muamelelerini yazıyorlar.
                 Ve  o  Melik,  her  mevsimde  milyonlarca  o  zînetleri,  o  güzel
          şeyleri yeni gelecek misafirleri için tahrib ve tecdid ediyor.
                 Ve  hâkeza...  pek  çok  garib  ve  acib  şeyler  görünüyor.  İşte  bu
          vaziyet gösterir ki, o muvakkat menzil sahibinin pek yüksek kıymetli
          menzilleri,  daireleri  ve  ebedî,  sermedî  sarayları  vardır.  Bu  küçük
          menzilde görünen şeyler, haller misafirleri Ebedî Menzillerdeki yüksek
          şeylere teşvik için gösterilen nümunelerdir.
                 Kezalik  bu  dünya  menzilinin  ve  içinde  oturan  insanların
          ahvaline  dikkat  edilirse  anlaşılıyor  ki:  Bu  dünya  ebedî  kalmak  için
          yaratıl-
   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45