Page 749 - Risale-i Nur - Şualar
P. 749

SEKİZİNCİ  ŞUÂ                                                                                                                     751


            اهد   عب  خو    و     ب   زا  َ َ ُ   ْ َ َ    der.  İşte  Risale-i  Nurun  Sözleri  otuzüç  ve  bir  cihette
            َ
           otuziki.. ve Mektûbat namındaki Risalelerin dahi bir cihette otuziki ve
           bir cihette otuzüç olup bu Münâcâtla mutabık olması ve yalnız Risale
           şeklinde iki adet zeyilleri bulunması ve o zeyillerin birisi Yirmiyedinci
           Sözün ehemmiyetli Zeyli ve diğeri, Otuzbirinci Sözün kıymetdar Zeyli
           olması  ve  o  iki  Zeyl  Risalesinin   müstakil   mertebe   ve   numaraları
           bulunmaması  ve اهد  Kelimesi dahi aynı yerde, aynı mânada Tevafuk
                                   ب   ع
                                َ ْ َ َ
           etmesi bana iki kere iki dört eder derecesinde kanaat veriyor ki: Hazret-i
           İmam-ı Ali  (R.A.)  tebei  bir  mâna  ile  ve  işarî  bir  mefhum  ile  Risale-i
           Nura, hattâ Zeyillerine bakmak için öyle yapmış. Daha çok karineler ve
           birer  Söze  işaret  eden  münasebetler  var.  Fakat  gizli  ve  ince
           olduklarından zikredilmedi. (Hâşiye).

                  ------------------


                َ      خ   َط   ا ا   ۪ ئِ    نم    للّٰا  ر ِ   فغتس  ۞     َا   باوصلاب م    للّٰ     َا   َلع  ُ ْ ُ  َ ه    ۞   او    للّٰا َّلا    بي َ ْ   م ا   غْل    َلع   ي    َل
                    ِ
                                                                ِ
                                     ِ
                                            ِ
                          ُ ه
                                                          ُ ه
                            ْ َ
                                                                            َ ْ ُ
                                        َ َّ
                      َ ْ
                                                                  َ
                   نا   مي      ْا   ل  ِ ۪    ةمعن  ٰلٰع  ِ ِ ه ُ ْ َ  َ    ۪ تِاَطَل  َ  ى     و   َغ   ۪وهس     نم و     ا اَ ۪ تِ      ئيطخ   و
                           ِ
                                                            ِ
                ِ
                                                                       ۪
                                   للّٰ دمحْلاو
                                                                          َ َ
                                                                    َ
                               َ
                                                              َ
                  َ
                         َ ْ
                                                       ْ
                                                           ْ َ

           - - -  - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
                                                       ِ
                                                           ِ
                                                  ِ
                                                 ي
                                                ز
           (Hâşiye): Meselâ, Yirmisekizinci mertebede    ۪ م   ه ْ    َّتلا  ةر و   بِو Kelimesiyle Yirmiseki-
                                                          ُ َ
                                                        َ
           zinci Söz'ün âhiri olan Cehennem mes'elesinin çok kuvvetli bir Bürhanına işaret edip
           baştaki Cennet mes'elesinin yalnız iki - üç sual ve cevaba dair bahsi ise, başka yerde
           işaret ettiğinden münasebet gizlenmiş. Hem meselâ, İkinci Mertebede  سي  Kelime-
                                                                      ا ٰ
           siyle,  hem  İkinci Söze, hem  İkinci Mektûba,  hem İkinci  Lem'aya,  hem İkinci Şuâ'a
           baktığından münasebet genişlendiğinden gizlenmiş.
                        ِ


           Hem meselâ:   هدا   ص   و  ي   عو ءاياهو  فا    و   َك  yâni  صعيهۤكBeşinci Mertebede bulunması,
                      ا
                       َ
                                    َ َ َ
                                                  ۤ ۤ ٰ ٰ
                               َ َ ْ
                                            َ
                            َ َ
           hem Beşinci Söze, hem Beşinci Mektuba, hem Beşinci Lem'aya ve Dördüncü Şuâ olan
           Âyet-i Hasbiye Risalesine, hem Üçüncü Şuâ olan Münâcât'a baktığı cihetle münasebet
           genişlenmiş, gizlenmiş. Buna başkaları kıyas edilsin...
   744   745   746   747   748   749   750   751   752   753   754