Page 66 - İncil'de Sevgi
P. 66
geremektedir. Oysa mutasyonların tümü zarar getirir. Geçmişte, mu-
tasyonların % 99'unun zararlı, %1'inin etkisiz olduğu kabul edil-
mekteydi. Oysa yeni yapılan araştırmalar, DNA’nın protein
kodlamayan bölgelerinde gerçekleşen ve bu nedenle de zararsız ol-
duğu sanılan %1 oranındaki mutasyonların da uzun vadede zarar ge-
tirdiğini ortaya koymuş ve bu nedenle bilim adamları bu
mutasyonlara “sessiz mutasyon” adını vermişlerdir. Mutlak zararlı
olan mutasyonların ise akılcı, uyumlu, simetrik, organları aynı
anda meydana getirebilmeleri imkansızdır.
Mutasyonlar düzgün bir yapıya adeta makinalı tüfekle ateş etmek
gibidir. Sağlam bir şeyin üzerine ateş açılması o yapıyı tamamen or-
tadan kaldırır. Tek bir tanesinin etkisiz kalması veya vücuttaki mev-
cut bir enfeksiyonu yakarak iyileştirmesi bir şeyi değiştirmemektedir.
Organizma zaten kendisine isabet eden 99 mermi ile yerle bir ol-
muştur.
Ulusal Bilimler Akademisi üyesi Lynn Margulis, mutasyonların
net zararlı etkileri ile ilgili şu itirafı yapmıştır:
Yeni mutasyonlar yeni türler oluşturmaz; sakat yavrular oluşturur. (Lynn
Margulis, quoted in Darry Madden, UMass Scientist to Lead Debate on
Evolutionary Theory, Brattleboro (Vt.) Reformer, 3 Şubat 2006).
Margulis, 2011 yılındaki bir röportajında ise mutasyonların orga-
İNCİL’DE SEVGİ “hiçbir delil olmadığını” şu sözlerle vurgulamıştır:
nizmayı değiştirdiğine ve bu yolla yeni türler ortaya çıktığına dair
Neo-Darwinistler, mutasyonlar gerçekleştiğinde ve bir organizmayı de-
ğiştirdiğinde, yeni türlerin ortaya çıktığını söylerler. Bana da defalarca,
rastgele mutasyonların yeni türleri oluşturan evrimsel değişikliğe yol aç-
tığı öğretildi. Buna inandım; ta ki delil arayana dek... (Lynn Margulis quo-
64
ted in "Lynn Margulis: Q + A," Discover Magazine, Nisan 2011, s. 68)