Page 106 - Dünya Hayatının Gerçeği
P. 106

Öyleyse melekler, yüzlerine ve arkalarına vura vura canlarını aldıkları
                  zaman nasıl olacak? (Muhammed Suresi, 27)
                  Sen bu zalimleri, ölümün 'şiddetli sarsıntıları' sırasında meleklerin
                  ellerini uzatarak onlara: "Canlarınızı (bu kıskıvrak yakalanıştan) çıka-
                  rın, bugün Allah'a karşı haksız olanı söylediğiniz ve O'nun ayetlerin-
                  den büyüklenerek (yüz çevirmeniz) dolayısıyla alçaltıcı bir azabla kar-
                  şılık göreceksiniz" (dediklerinde) bir görsen... (En'am Suresi, 93)
                  Melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak: "Yakıcı azabı tadın"
                  diye o inkâr edenlerin canlarını alırken görmelisin. (Enfal Suresi, 50)


                  Dünyada Milyarlarca “Yaşayan Ölü” Olduğunun
                  Farkında Mısınız?

                  Kuran'da Allah iki insan tipinden bahseder. Biri Allah'ın varlığını fark ede-
               bilen, inançlı, yaşarken Allah'ın ayetlerini görebilen, ahiretin varlığını bilen
               ve hayatını ona göre düzenleyen insandır. Bu kişinin şuuru tamamen açıktır.
               Olayların Allah'ın kontrolünde olduğunu hisseder. Her olayın kendisi için bir
               imtihan olduğunu ve özel olarak yaratıldığını bilir. Her şeyden önemlisi dış

               alemde var olan dünyanın aslında beyninde yaratıldığının ve Allah'ın kendi-
               sini her an denediğinin bilincindedir. Olayların hepsinin Allah tarafından
               bilinçli ve bir hikmet üzerine yaratıldığını bilir.
                  Şuuru açık olan imanlı bir insan olayların arkasındaki hikmetleri hemen
               anlar. Mesela işe giderken yolda bir kaza ve ölü gördüğünde o insanın kade-
               rinde belirlenen vaktinin geldiğini ve Allah'ın canını aldığını düşünür. O kişi-
               nin sonsuza kadar sürecek ahiret hayatının başladığını ve Allah'ın huzurunda
               hesap verdiğini bilir. İmanlı bir insan her baktığı yerde Allah'ın ayetlerini ve
               tecellilerini görür. Kalbi de imanından dolayı yumuşaktır. Kendisine Allah'ın
               bir ayeti hatırlatıldığında hemen harekete geçer, ayetlerden etkilenir ve ahla-
               kını güzelleştirir, hatalarını düzeltir. İşte bu da o kişinin gerçek anlamda duy-
               duğunu ve hissettiğini bize gösterir. İnsan ancak kendisine iman verildiği
               anda gerçekten gören, duyan ve hisseden birine yani yaşayan bir ölüden ger-
               çek anlamda yaşayan bir insana dönüşür.
                  Kuran'da bahsedilen diğer insan tipi ise imansız, Allah'tan habersiz, sade-
               ce dünyayı yaşayanlardır. Bu insan dünya hayatına ve onun karmaşasına




        104  DÜNYA HAYATININ GERÇEĞİ
   101   102   103   104   105   106   107   108   109   110   111