Page 36 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 36

38                                                                                                    MUHÂKEMAT



           kurtulmuş, her yeri tenvire başlamıştır. Hattâ dinsizlik bataklığında
           taaffün eden adamlar dahi O Ziya ile istifadeye başlamıştırlar. Hem
           de  Meşveret-i  Efkârın  mehasinindendir  ki:  Makasıd  ve  mesalik,
           bürhan-ı  katı'  üzerine  teessüs  ve  her  kemale  mümidd  olan  Hakk-ı
           Sabit ile Hakaiki rabteylemesidir. Bunun neticesi; bâtıl, Hak suretini
           giymekle efkârı aldatmaz.

                  Ey  İhvan-ı  Müslimîn!..  Hal,  lisan-ı  hal  ile  bize  beşaret

                              ِ
                                                 َٓ
           veriyor ki: Sırr-ı   لطا   بْلا قهز و قحْلا ءاج دق boynunu kaldırmış, el
                                                 َ َ ْ َ
                             ُ
                                 َ
                                     َ َ َ َ ه َ
           ile  istikbale  işaret  edip,  yüksek  ses  ile  ilân  ediyor  ki:  Dehre  ve
           tabayi'-i  beşere,  Damen-i  Kıyamete  kadar  hâkim  olacak,  yalnız
           Âlem-i Kevnde Adalet-i Ezeliyenin Tecelli ve Timsali olan Hakikat-
           ı İslâmiyettir ki, asıl İnsaniyet-i Kübra denilen şey odur.

                  İnsaniyet-i  Suğra  denilen  Mehasin-i  Medeniyet,  Onun
           mukaddimesidir.  Görülmüyor  mu  ki:  Telahuktan  neş'et  eden
           Tenevvür-ü Efkâr ile toprağa benzeyen evham ve hayalâtı Hakaik-i
           İslâmiyenin omuzu üzerinden hafifleştirmiştir. Bu hal gösteriyor ki:
           Nücum-u Sema-yı Hidayet olan o Hakaik tamamen inkişaf ve tele'lü'

                                   ِ
                                            ِ
           ve lem'a-nisar olacaktır.  ءادعلاْا فونُا ِمغر  ٰلٰع
                                       َ
                                                       َ
                                               ُ
                                                  ْ َ
                                     َ ْ
                  Eğer istersen istikbal içine gir, bak! Hakikatlerin meydanında
           Hikmetin  taht-ı  nezaret  ve  murakabesinde  teslis  içinde  Tevhidi
           arayanlar,  safsata  ederek  asıl  Tevhid-i  Mahz  ve  İtikad-ı  Kâmil  ve
           Akl-ı Selim kabul ettiği Akide-i Hak ile mücehhez ve seyf-i bürhan
           ile mütekallid olanlarla mübareze ve muharebe ederse; nasıl birden
           mağlub ve münhezim oluyor...
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41