Page 37 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 37
BİRİNCİ MAKALE 39
Kur'an'ın Üslûb-u Hakîmanesine yemin ederim ki: nasara'yı
ve emsalini havalandırarak dalalet derelerine atan, yalnız Aklı azl ve
Bürhanı tard ve ruhbanı taklid etmektir. Hem de İslâmiyeti daima
tecelli ve inbisat-ı efkâr nisbetinde Hakaiki inkişaf ettiren, yalnız
İslâmiyetin Hakikat üzerinde olan teessüs ve Bürhan ile takallüdü ve
Akıl ile meşvereti ve Taht-ı Hakikat üstünde bulunması ve Ezelden
Ebede müteselsil olan Hikmetin desatirine mutabakat ve
muhakâtıdır. Acaba görülmüyor: Âyâtın ekser fevatih ve havati-
minde nev'-i beşeri Vicdana havale ve Aklın istişaresine
hamlettiriyor. Diyor:
نورُظ ني َلفَا ve اورُظناف ve نوربدتي َلفَا ve
َ
ُ ْ َ
َ
ْ َ
َ ُ َّ َ َ َ
َ ُ
ِ
َا
نورَّكَذتي َلف ve اوركفت ve نورعيَ ام ve نوُلقعي ve
َّ
َ َ
َ
َ
َ ُ ُ ْ َ
ُ
َ َ
ْ َ
َ ُ
َ
ِ
ِ
ِ
َٓ
َ
نوُلقعيام ve نومَلعي ve بابْللاْا ِ لوُا اي اوبِتعاف
َ ْ َ
َ
َ ُ ْ َ
َ
َ
ْ َ َ
ُ
ِ
ِ
Ben dahi derim: بابْللاْا ِ لو ُا َٓاي اوبِتعا ف
َ
َ
َ
َ
َ ْ
ُ
H â t i m e
ِ
ِ
بابْللا ْا ِ لوُا َٓاي َ اوبِتعاف Zahirden ubûr ediniz! Hakikat
َ
َ ْ َ
َ
ُ
sizi bekliyor. Fakat gördüğünüz vakit incitmeyiniz. Esah ve lâzım...