Page 177 - Risale-i Nur - Mektubat
P. 177
MU’CİZAT-I AHMEDİYYE 179
çok zâtlar zahir olmuşlar. Evet dünyaya manen Reis olacak (Haşiye) ve
dünyanın manevî şeklini değiştirecek ve dünyayı Âhirete mezraa
yapacak ve dünyanın mahlûkatının kıymetlerini ilân edecek ve cinn ve
inse Saadet-i Ebediyeye yol gösterecek ve fâni cinn ve insi i'dam-ı
ebedîden kurtaracak ve dünyanın Hikmet-i Hilkatini ve Tılsım-ı
Muğlakını ve Muammasını açacak ve Hâlık-ı Kâinat'ın Makasıdını
bilecek ve bildirecek ve O Hâlık'ı tanıyıp umuma tanıttıracak bir Zât;
elbette O daha gelmeden herşey, her nev', her taife Onun geleceğini
sevecek ve bekleyecek ve hüsn-ü istikbal edecek ve alkışlayacak ve
Hâlıkı tarafından bildirilirse, O da bildirecek. Nasılki sâbık işaretlerde
ve misallerde gördük ki; her bir nev-i mahlûkat, Onu hüsn-ü istikbal
ediyor gibi Mu’cizatını gösteriyorlar, Mu’cize Lisaniyle Nübüvvetini
tasdik ediyorlar...
ONYEDİNCİ İŞARET: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın
Kur'andan sonra en büyük Mu’cizesi, kendi Zâtıdır. Yani onda içtima'
etmiş Ahlâk-ı Âliyedir ki; herbir haslette en yüksek tabakada olduğuna,
dost ve düşman ittifak ediyorlar. Hattâ Şecaat Kahramanı Hazret-i Ali,
mükerreren diyordu: "Harbin dehşetlendiği vakit, biz Resul-i Ekrem
Aleyhissalâtü Vesselâm'ın arkasına iltica edib tahassun ediyorduk."
Ve hâkeza... Bütün Ahlâk-ı Hamîdede en yüksek ve yetişilmeyecek bir
dereceye mâlik idi. Şu Mu’cize-i Ekberi, Allâme-i Mağrib Kadı Iyaz'ın
Şifa-i Şerif'ine havale ediyoruz. Elhak o Zât, O Mu’cize-i Ahlâk-ı
Hamîdeyi pek güzel beyan edib isbat etmiştir. Hem pek büyük ve dost ve
düşmanla musaddak bir Mu’cize-i Ahmediye (A.S.M) Şeriat-ı Kübrasıdır
ki, ne misli gelmiş ve ne de gelecek. Şu Mu’cize-i A'zamın bir derece
beyanını, bütün yazdığımız Otuzüç Söz ve Otuzüç Mektub'a ve Otuzbir
Lem'aya ve Onüç Şua'ya havale ediyoruz...
Hem Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın mütevatir ve kat'î
bir Mu’cize-i Kübrası, Şakk-ı Kamer'dir. Evet şu İnşikak-ı Kamer; çok
tarîklerle mütevatir bir surette, İbn-i Mes'ud, İbn-i Abbas, İbn-i Ömer,
İmam-ı Ali, Enes, Huzeyfe gibi pek çok Eazım-ı Sahabeden müteaddid
tarîklerle haber verilmekle beraber, Nass-ı Kur'anla
ِ
مقْلا ر َ َ ق ک و ا ع ة اسلا ت ب َ َ ْ َ ٘قا ِ Âyeti, o Mu’cize-i Kübrayı Âleme ilân
َ
ى َ ُ َ ْ ى
ُ
etmiştir.
------------------
(Haşiye): Evet Sultan-ı LEVLÂKE LEVLÂK, öyle bir Reistir ki: Bin üçyüz
elli senedir saltanatı devam ediyor. Birinci asırdan sonra herbir asırda lâakal üçyüz elli
milyon tebaası ve raiyeti vardır. Küre-i Arz'ın yarısını Bayrağı altına almış ve tebaası,
Kemal-i Teslimiyetle Ona hergün Salât ü Selâm ile Tecdîd-i Biat ederek Emirlerine
itaat ederler.