Page 123 - Kuran'da Tebliğ ve Tartışma
P. 123
Harun Yahya (Adnan Oktar) 121
gösterenlerin ne denli büyük bir sapkınlık ve akılsızlık içinde oldu-
ğunu gösterir.
İlginç bir nokta, atalarının dinine büyük bağlılık gösteren insan-
ların, hak dini tebliğ eden müminleri de kendi dinlerine döndürme
uğraşı içinde olmasıdır. Allah ayette şöyle buyurmaktadır:
Kavminin önde gelenlerinden büyüklük taslayanlar
(müstekbirler) dediler ki: "Ey Şuayb, seni ve seninle bir-
likte iman edenleri ya ülkemizden sürüp çıkaracağız
veya mutlaka bizim dinimize geri döneceksiniz."
(Şuayb:) "Biz istemesek de mi?" dedi. (Araf Suresi , 88)
Atalarının dinine bağlı insanlar için bu 'geri döndürme' olayı
büyük önem taşımaktadır. Kendilerinden biri tebliğ sonucu hak dini
kabul ederse bu onları sinirlendirir ve üzer. O kişiyi kendi dinlerine
döndürmek amacıyla büyük bir çaba yürütürler. Bu çaba başarısız
olursa onu dışlayarak akıllarınca cezalandırırlar. (Aslında bu hare-
ketleri mümin için bir güzelliktir) Güç ve iktidar sahibi önde gelen-
ler ise daha ileri giderek tehdit denemelerinde bulunurlar.
Allah'ın Kuran'da tarif etmiş olduğu din dışındaki her yerleşik
inanış, Kuran'a aykırı her gelenek aslında ataların dini kavramına gir-
mektedir. Bu dine uyanların sonu cehennem olabilir. Allah bu ger-
çeği Kuran'da şöyle haber vermektedir:
Sonra onların dönecekleri yer, elbette (yine) çılgınca
yanan ateştir. Çünkü onlar, atalarını sapık kimseler ola-
rak bulmuşlardı. Kendileri de onların izleri üzerinde
koşturup-duruyorlardı. (Saffat Suresi, 68-70)