Page 88 - Ehl-i Sünnetin Önemi
P. 88
HARUN YAHYA
hata ve yan›lmadan korunmufltur. Hanefi alimleri buna "vahy-i
zahir" demektedirler.
Bu k›s›mdaki vahiy bazen onun ‹lahi vahiy oldu¤unu gösteren
bir laf›zla beraber veya baflka türlü iner. ‹lahi vahiy oldu¤unu
ifade eden laf›zla birlikte gelen, ya taabbüd (kulluk) ya i'caz ve-
ya meydan okuma ifade eder ki bu, Kuran'd›r.
‹'caz ve tehaddi özelli¤i tafl›mayan vahiy ise lafz›n›n da inzal
edildi¤ini söyleyen görüfle göre hadis-i kutsidir. Bunun da va-
hiy oldu¤una flüphe yoktur. Çünkü Hz. Peygamber (sav),
"Rabbül ‹zzet buyurdu ki:..." gibi sözlerle Allah (cc)'tan ha-
ber vermektedir. Bu da yalandan masum bir haberdir. Hz. Pey-
gamber (sav)'in haberi, Kuran'›n Allah (cc)'›n kelam› oldu¤unu
gösterdi¤i gibi, bunun da Allah (cc)'›n kelam› oldu¤unu göste-
rir.
‹nen vahiyle birlikte, onun Allah (cc)'a ait oldu¤unu gösteren
bir söz yoksa, o hadis-i nebevidir. Hz. Peygamber (sav)'e ait
hadis ve uygulamalar›n vahiy oldu¤unu, flu ayet-i kerimeler
göstermektedir:
O, hevadan (kendi istek, düflünce ve tutkular›na göre)
konuflmaz. O (söyledikleri), yaln›zca vahyolunmakta
olan bir vahiydir. (Necm Suresi, 3-4)
... Ben, yaln›zca bana vahyolunana uyar›m. E¤er Rab-
bime isyan edersem, gerçekten ben, büyük günün
azab›ndan korkar›m. (Yunus Suresi, 15)
... Allah, sana Kitab› ve hikmeti indirdi ve sana bilme-
diklerini ö¤retti. Allah'›n üzerinizdeki fazl› çok büyük-
tür. (Nisa Suresi, 113)
Daha önce belirtti¤imiz gibi ayette geçen "hikmet" sünnettir.
Ebu Davud ve Beyhaki, bu rivayeti flu laf›zlarla tahric ve tes-
bit etmifllerdir: "Cebrail (as) Hz. Peygamber (sav)'e Kuran'›
86