Page 133 - Şeytanın Enaniyeti
P. 133
Harun Yahya (Adnan Oktar) 131
ra "Allah'tan başka ilah yoktur" denildiği zaman, büyük-
lük taslarlardı. Ve derlerdi ki: "Biz ünlenmiş bir şair için
ilahlarımızı terk mi edeceğiz" (Saffat Suresi, 35-36) ayetinde
de görüldüğü gibi içlerindeki büyüklenme isteği,Allah'ı ve elçi-
lerini tanımalarını engeller. Hatta inkarcıların kibirleri bazen
öyle dehşetli boyutlara varır ki, açıkça Allah'a düşmanlık göste-
rirler. Kuran'da boş bir büyüklenme içinde olan bu insanların
Allah'ın anılmasına karşı olan tavırları şöyle bildirilmiştir:
... Sen Kuran'da sadece Rabbini bir ve tek '(ilah ola-
rak) andığın zaman 'nefretle kaçar vaziyette' gerisin
geriye giderler." (İsra Suresi, 46)
Din ahlakının amacı insanın Rabbimizi tanıyıp takdir etmesi
ve O'na yakınlaşması, O'nun rızasını kazanmasına vesile olacak
ahlaki yapıyı kazanmasıdır. Bu açıdan bakıldığında enaniyet za-
ten dinin amacına tamamen ters bir unsurdur. Çünkü enaniyet
ve büyüklenme Allah'ın sevmediği, gazaplandığı bir özelliktir.
Bunu ayetler şöyle belirtir:
İnsanlara yanağını çevirip (büyüklenme) ve böbürlen-
miş olarak yeryüzünde yürüme. Çünkü Allah, büyük-
lük taslayıp böbürleneni sevmez. (Lokman Suresi, 18)
Şüphesiz Allah, onların saklı tuttuklarını ve açığa
vurduklarını bilir; gerçekten O, müstekbirleri sev-
mez. (Nahl Suresi, 23)
Dolayısıyla hedefi Allah'ın rızası olan din ahlakını,Allah'ın ra-
zı olmadığı enaniyetten taviz vermeden yaşamaya çalışmak, an-
lamsız ve kendi içinde çelişkili bir davranış olacaktır.
Din ahlakı tevazu, teslimiyet, alçakgönüllülük, Allah'a karşı
boyun eğicilik gerektirir. Enaniyetli bir kişide ise bu tür mümin
özellikleri barınamaz. Bu yüzden böyle bir kişi gerçek anlamda
iman edemez.