Page 78 - Yaşamın ve Evrenin Kökeni Konferansı
P. 78

Hayatın ve Evrenin Kökeni  Konferansı

                Örneğin protonların ve nötronların bir araya gelmelerini belirleyen
            güçlü nükleer etkileşimi inceleyebiliriz. Yine elektrik yüklerinin birbirleriyle
            etkileşimlerini belirleyen elektromanyetik kuvvete de bakabiliriz. Bunu bir
            şemada incelediğimizde dikkatimizi çeken bir şey vardır. Şu soruyu
            sormalıyız, “Evrende yaşamın var olması için gereken tüm koşulların hepsi
            nerede bir araya gelir?” Görünüşe bakılırsa eğer burada aşağıda olursa
            karbon kararlı olmayacaktır. Yukarıda bu noktaya baktığınızda yalnız ışık
            hızına yakın hareket eden atomları bulursunuz. Bunlar yaşam için elverişli
            değildir. Burada yukarıda tüm protonlar birleşecek ve geriye hiçbir hidrojen
            kalmayacaktı. Tüm bunlar gösteriyor ki bu hesaplamaların tamamını yap-
            tığınızda yaşam için tüm şartları karşılayan tek uygun yer bu küçücük
            alandır. Tüm fizik kanunlarının bir araya getirildiği farklı şekilleri düşünsek,
            bunların içinde yalnız çok küçük bir alanda yaşam için ihtiyaç duyulan ele-
            mentler meydana gelebilir. Bu bizim hayatı destekleyecek şekilde tasarlanmış
            bir evrende yaşadığımızı açıkça gösterir. Bu da tasarımın varlığına, evreni
            bir amaç için var eden bir Yaratıcı’nın varlığına işaret eder.
                Şimdi evimizi biraz daha yakından inceleyelim. Gezegenimize biraz
            daha yaklaştığımızda Dünyanın etrafında yörüngesinde dönen Ayın da bir
            ölçüyle yerleştirildiğinin kanıtlarını görüyoruz. Geceleri seyredilmesi güzel
            olmakla kalmıyor, Ay gerçekten önemli. Jüpiter ve Satürn’ün Dünyamızın
            uydusu Aydan daha büyük olan uyduları var. Fakat ana gezegenin boyutuyla
            karşılaştırıldığında, Dünyanın uydusu Ay kendi başına bir kategori
            oluşturuyor.
                Ayın dev boyutu, Dünyanın yaşama ev sahipliği yapabilmesi açısından
            son derece önemli. Ay, Dünyanın dönme eksenini kararlı hale getiriyor.
            Dünya bir eksen etrafında dönüyor ve Ay ise herhangi bir kayma olmaması
            için bu dönme eksenini sabitliyor. Ay bu kadar büyük olmasaydı, Dünyanın
            dönme ekseni kararsız halde yalpalayacak ve sonucunda Dünya üzerinde
            felaketlerle sonuçlanacak büyük iklim değişiklikleri oluşacaktı. Ay bu yal-
            palamayı engeller ve Dünya bu sayede milyarlarca yıldır yaşama elverişli
            bir iklimi koruyabilir. Belki daha da önemlisi ayın büyüklüğü aynı zamanda
            Dünyada tektonik faaliyetlerin oluşmasını sağlayan  kritik ısıyı temin eder.
                Depremlerin ve yanardağların kötü şeyler olduklarını düşünebilirsiniz,
            fakat bunlar Dünya üzerinde iklimlerin düzenlenmesi için hayati olan
   73   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83