Page 398 - Risale-i Nur - Lem'alar
P. 398

FİHRİST                                                                                                                              401


                                                                     Sahife No:

                 Y İ R M İ İ K İ N C İ    L E M ' A :    ..........................      168-175

            ى        ى           ى                                    ى     ى
                                          َ
           ُ  ا   غل      ب للّ    ه     ا   ن     ا  ُ َ ٰ    بسح  ُ      ف   ه   و      للّا   َ ل   ع  لك      ي   ت   و    نم َ ْ َ َ َ َ ْ َ  ۞     و  مي  َ    ىن   ا ل   ر  ۪ ح   مح   رلا    للّ    ٰ  ا ىم   بِ
                                 ٰ َ َ َ
              َ َ
                                                                  َ ٰ ْ
                                                                           ْ
                        ُ ْ
                              ًر ا  ْ َ  ٍ   ء     دق    َ شَ ل ّ  ى   ل    ُك ى  ُ َ   ا   للّ   َلع   ج دق    ۪ه      ىرمَا
                                                  َ ْ َ
                                                 َ
                                                         ْ
                                   ْ

          gibi  Âyetlerle,  Üç  İşaret  ile, Risale-i  Nur Müellifine  ve  Risale-i  Nur'a aid
          çoklar tarafından deniliyor ki: "Sen ehl-i dünyanın dünyasına karışmadığın
          halde, nedendir ki, herbir fırsatta Senin Âhiretine karışıyorlar?.. Hattâ hiçbir
          hükûmet  târik-id  dünya  ve  münzevilere  karışmıyor?.."  mealinde  bir  suale
          karşı, gayet güzel cevab veriyor.

                 BİRİNCİ  İŞARET:  Risale-i  Nur  Müellifi  ve  Risale-i  Nur,  bütün
          Ehl-i  İmanın,  hususan  Isparta  vilayetinin  manevî  terakkiyatlarına  ve
          İmanlarının inbisatına mühim bir medar olduğundan; bu sualin cevabını, Din
          ve  Şeriat  namına,  haklarını  müdafaaya  mecbur  olduklarından,  dinsizlere
          karşı müdafaa Vazifesi, insanların, hususan Isparta Vilayetinin insanlarının
          hakları olduğunu kat'î gösterir.

                 İKİNCİ  İŞARET:  Tenkid  ve  istifsarkârane,  mimsiz  medeniyet
          tarafından denilen: "Sen neden bizden küstün ve bize müracaat etmiyorsun?..
          Halbuki  bizim  prensibimiz  var.  Bu  asrın  muktezası  olarak  hususî
          düsturlarımız  var.  Bunların  tatbikini,  Sen  kendine  ve  Ehl-i  İmana  kabul
          etmiyorsun.  Halbuki  bu  cumhuriyetler  devrinde  tahakküm  ve  tegallübü
          kaldırmak düsturu var. Halbuki sen, Hocalık ve İnziva perdesi altında nazar-ı
          dikkati  celbetmekliğin  ve  hükûmetin  rejimi  hilafına  çalıştığını,  macera-yı
          hayatın  gösteriyor.  Bu  Senin  halin  burjuvalara  mahsustur.  Bizim,  avam
          tabakasının  intibahı  ile  sosyalizm  ve  bolşevizm  düsturlarını  tatbik  etmek,
          işimize  yarıyor.  Prensiplerimize  muhalif  ve  burjuva  denilen  tabaka-i
          havassın istibdad ve tahakkümleri altında Adalet-i Mahzayı kabul etmek ağır
          geliyor." gibi suallerine karşı:

                 Ne mümkün zulm ile, bîdâd ile imha-yı Hakikat
                 Çalış Kalbi kaldır, muktedirsen âdemiyetten.
   393   394   395   396   397   398   399   400   401   402   403