Page 418 - Risale-i Nur - Lem'alar
P. 418

FİHRİST                                                                                                                              421


                                                                     Sahife No:



                                   َ
                                                        ُ ٰ
             َ  ا   عْل   ۪ ظ ي  ىم   شر َ ْ    ا   عْل    ب   ر وهو     ت   ْلك  ى   ه     ت   و   يَل   ع   ُ َ َ ْ َ َ  ى  َ  ٰلا   ه     ا   َل     ه   و  ى      ا َ ل    للّا     ى بسح  ى    ف   ا   ن     وت   َل   و ا     ف   ق   ل    َ ْ َ َ ْ َ ُ ْ َ
                                 ُ َ
                        ُّ
                          َ َ ُ
                                                            َ ْ

          Âyetinin Tesellisiyle birtek Cilve-i İnayeti bütün dünya yerini tutan ve birtek
          Cilve-i Nuru bütün zulmeti izale eden Bâki-i Zülcelal ve Sermedî-i Zülkemal
          ve  Rahîm-i  Zülcemal'in  Teveccühü  bâki  ise,  yeter.  Gidenler  Onun  Bâki
          Mülküne gittiğini ve yerlerine aynını gönderdiğini ve göndereceğini vaki' bir
          Hakikatla  gösterip,  ekseriyetle  iftirak  ve  hasrete  mübtela  olan  ihtiyarların
          yüzlerini bir  Bâki-i Zülcelal'e çeviren,  zulmeti  Nura tebdil  eden,  Kalblere
          İman Nuru bahşeden Elektrik-Misal bir Ricadır.

                 ONÜÇÜNCÜ RİCA: Harb-i Umumî'de Van şehrinin, rus'un istilâ
          etmesi ve  ihrak  etmesiyle harabezâr olması ve  ekser ahalisinin  şehadet ve
          muhaceretle kaybolması ve Medrese-i Horhor'un harab olup vefatı içinde, bu
          memlekette kapanan ve vefat eden bütün Medreselerin, Horhor'un başında
          duran  ve  yekpare  bir  taş  olan  Van  Kal'ası  kabir  taşı  olarak  görünmesi
          üzerine, Van Kal'asının başında, şiddet-i me'yusiyet ve matem içinde iken,
          Kur'an-ı Mu'ciz-ül Beyan'ın

                                                    ى
                                            ى
                ك   ُ    ْلم هَل    م   ۞    ُ  ي ۪ كحْلا  ُ  َ      ْلا   ع   ۪ز ي   ز     وهو  ض ْ    َل   ر    ْاو تا    م   و    سلا  ى  ى ى  َ    س   ب   ح       للّ     م ا     فِ    َ َ ٰ َ
                                       َ ُ َ
                                                 َ
                            َ
                 ُ ُ
                                                         َ ٰ َ
                                                                ى
                       ٍ
                                                       ى
                      ري  َ    ءشَ   ىل   َ    ۪ دق  ّ    ُك لع      و     ه   و   ٰ    تيم  َ ُ     و   ي ۪    يح   ي ُ ْ   ض   ر ْ    َلْا  َ     و    تاو   مسلا
                                                  ۪
                                         ُ َ ُ َ َ
                                                                    ٰ َ َ

                        ْ

          Âyetinin Hakikatı tecelli edip; o rikkatli, hirkatli, dehşetli hâlâttan kurtarıp;
          nazarı âfâka, Âyât-ı Kâinata baktırıp, misafir insanların eliyle yazılan sun'î
          bir mektubun silinmesi yerine, Nakkaş-ı Ezelî'nin herbir Harfinde bir Kitab
          yazılı,  silinmez  ve  solmaz  koca  Kâinat  Kitabını  hediye  etmesi  ve
          okutturmasıyla  izale  edip,  bilâhere  de  Medrese-i  Horhor  yerine  Isparta'yı
          Medrese; ve müfarakat eden Talebe ve dostlara bedel daha çok Talebe ve
          dostlar vermesiyle, Sırr-ı Hikmetini ve Rahmetini ve Şefkatini gösteren bir
          Rabb-ı Rahîm'in Dergâhına yakınlaşan ve o Dergâhta makbul birer Abd olan
          İmanlı ihtiyarların dünyanın ehval-i muhavvifanesinden mükedder ve me'yus
          olmamalarını;   o   kudsî    İmanı   ve    müsellem    İslâmiyeti    İhsan    eden
   413   414   415   416   417   418   419   420   421   422   423