Page 213 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 213

EMİRDAĞ  LÂHİKASI-I                                                                                       215


           Hakikat  için  ona  çalışanlar  bulunacak;  dünya  maksadları  ona
           karışmayacak; tâ ki, uzakta olan Ehl-i İman, o Hakikata ve Sadık
           Naşirlerine tam itimad edip İmanlarını, zındıkların ve dinsizlerin,
           Din  aleyhindeki  dehşetli  feylesofların  itirazlarından  ve  inkârla-
           rından kurtarsınlar.

                  Evet  o  Ehl-i  İman,  lisan-ı  hal  ile  diyecek  ki:  Madem  bu
           Hakikatı,  bu  kadar  şiddetli  düşmanları  çürütemediler  ve  itiraz
           edemiyorlar  ve  Şakirdleri,  Haktan  başka  Onun  Hizmetinde  hiçbir
           maksad  taşımıyorlar;  elbette  o  Hakikat,  Ayn-ı  Hak  ve  Mahz-ı
           Hakikattır  diye  bin  bürhan  kadar  bir  delil  hükmünde  İmanını
           kuvvetlendirir  ve  kurtarır;  ve  "İslâmiyet'te  bir  Hakikatsızlık  mı  var?"
           diye daha evhama düşmeyecekler.

                  İki  defadır,  Himmeti  uzun,  eli  kısa  Abdurrahman  Salahaddin,
           “Asâ-yı  Musa”yı  ve  “Zülfikar”ın  bir  kısmını  Câmi-ül  Ezher'e
           göndermek  istemiş,  hilaf-ı me'mul  olarak,  o  lüzumlu ve ehemmiyetli

                                             للّ
           yere  bazı esbaba binaen gitmemiş.      ه ُ ٰ    راتخا  َ       ي     ف ي   م ا    ُ ْ    خْلَا  kaidesince,
                                               ا
                                                  َ َ ْ
                                                               َ
                                             ُ
           belki  ben  o  iki  nüshaya  bakmadığım  ve  tashih  edemediğim  için;  o
           inceden  inceye  herşeyi  tedkik  eden  Ülema  Heyetine,  tam  bir  tashih
           gördükten  sonra,  hem  tam  “Zülfikar”  ve  “Asâ-yı  Musa”  beraber
           olarak  gitmek  münasibdir  diye  Kalbime  geldi.  Belki  ehemmiyetli  ve
           Ülemanın  itirazını  celbedecek  sehivler  içinde  var.  Onun  için  o  iki
           Risaleyi    Salahaddin    bana   göndersin   ki,   ben   bakacağım.   Sonra
                    ِ
            للّا  َ ٰ    ء    آَّش    نا      hem   tam   “Zülfikar”ı,   hem   “Asâ-yı Musa”   ile,  hem
                   ْ َ
           ُ
            “Tılsım  Mecmuası”  ile,  ehemmiyetli  bir  beyanname  ile  beraber
           göndereceğiz.

                  Üstadlarımdan  birisi  olan  “Mevlâna  Celaleddin-i  Rumî”nin
           (K.S.)  mensublarından  olduğu  anlaşılan  eczacı  Hacı  Abdüllatif'in
           Mektubundan anlaşılıyor ki; bilerek, tam takdir ederek Nurlara Hizmet
           edecektir.  Zâten   ben    bekliyordum    ki,    Mevlevîlerden   bazı   Nur

           Kahramanları    çıksın.    للّا    ء   َ ٰ  آَّش  ْ َ  ِ   ا   ن      birisi   bu  olacak.  Ona çok Selâm
                                  ُ
           ederim.  Hususî  Mektub  yazmağa  halim  müsaade  etmediği  için
           gücenmesinler.  Orada,  Sabri  ve  mahdumları  ve  Nur  Şakirdlerine  ve
           başta  Hoca  Vehbi  Hazretleri  olarak  Hocalarına  çok  Selâm  eder  ve
           Dualarını bekleriz.
                                           *  *  *
   208   209   210   211   212   213   214   215   216   217   218