Page 284 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 284

286                                                                          YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN


          etmekle  tokadını  yedi.  Hem  Afyon  Valisinin  büyük  memuru,  cebren
          kıyafetime  emir  vermesine  mukabil,  Emirdağı'nın  küçük  bir  adliye
          memuru ona mukabele edip "Kanun haricinde hiçbir şey yapamayız."
          demiş,  kanunperestliğini  göstermiş.  Hem  buranın  kaymakamı  evham
          etmeyip  bana  zulmetmediği  için,  o  Vicdanlı  zâtın  tebdiline  çalıştılar.
          Hem Câmiye, Cumaya gitmeye beni men'eden merdümgirizlik hastalığı
          ile  beraber,  maddî  birkaç  hastalığa  binaen,  bir  hafta  rapor  verip  beni
          ifademi almaya sevketmemek için doktorluk kanunu ile amel ettiğime
          binaen, tâ Afyon'dan iki doktor gönderip onun raporunu bozmak, onu
          da mahkemeye vermek derecesinde keyfî kanunlara maruz olmuşuz.

                                         *  *  *
                [Adliyenin Şahs-ı Manevîsine ve dâhiliye vekiline bera-yı
                     malûmat takdim edilen ve Emirdağı'ndaki istintakta
                     verdiğim ifadenin haşiye ve Lâhikasıdır.]

                 Bu yirmibeş seneden beri hiçbir gazeteyi okumayıp, dinlemeyip,
          dünkü  gün  bana  Hizmet  eden  bir  adam,  gazetenin  bir  parçasını  bana
          okudu.  İçinde,  Ankara  maarif  dairesi  (iki  milyon  zararla),  hem  yine
          Ankara'da  otomobil  garajı  binası,  aynı  vakitte  İzmir'de  ehemmiyetli
          fabrika, hem aynı vakitte Ada'da büyük bir binanın tamamen yandığını
          işittiğim vakit, pek çok teessür ve yazıklarla bu fakir millete acımakla,
          aynı  zamanda  bütün  ömrümde  çekmediğim  bir  sıkıntı  içinde,  hiçbir
          mahkemede  benim  gibi  ihtiyar  ve  hasta  halimde  dört  buçuk  saat
          mütemadiyen ifademi sual-cevaba mecbur olduğum bir zamanda, eğer
          bura  adliyesinin  insaniyeti  ve  bir  derece  Şefkati  olmasaydı,  kat'iyyen
          dayanamadığım gibi, kat'î karar vermiştim ki, sert bir sözle bu soğukta,
          bu  hastalığımda  hapse  girmeyi  gözüme  almıştım.  Hattâ  bana  Hizmet
          edenin birini odamda yatırmak, birine bir tokat vurup benim Hizmetim
          için hapse, yanıma gelmek için karar vermiştik. Fakat bura adliyesinin
          insaniyeti ve İnayet-i İlahiye bana sabır verdi, tahammül ettim.

                 Bu  acib  vaziyetin  ve  asılsız  evhamın  sebebini  merak  ettim.
          “Gençlik  Rehberi”nin  resmen  tab'edilmesi  ve  İntişarı,  pek  çok
          mektebleri  tenvir  etmiş;  hattâ  Ankara  Dârülfünunu'ndaki  ve  İstanbul
          Dârülfünunu'ndaki  kıymetdar  gençlerin  Risale-i  Nur'un  Esasatını,  bu
          vatan  milletinin  Saadetine  bir  vesile  olduğunu  bilmeleri  ve  pek  çok
          muallimler,  Hamiyet-i  Milliye  ve  Vataniye  ve  Haysiyet-i  İlmiye
          cihetiyle
   279   280   281   282   283   284   285   286   287   288   289