Page 302 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 302
16 YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN
edip bize vermemekle beraber dünyada emsali vuku' bulmamış bir
tarzda Afyon Mahkemesi bizi tazib ve Kitablarımızın Neşrine mani'
olmak cihetiyle ziyade beni incitti. Ben de beş-on günde iki-üç defa
siyaset dünyasına baktım. Acib bir hal gördüm. Müdafaatımda dediğim
gibi, istibdad-ı mutlak ve rüşvet-i mutlaka ile hareket eden bir cereyan-ı
zendeka masonluk, komünistlik hesabına bizi böyle işkencelerle ezmeğe
çalışmış. Şimdi o kuvveti kıracak başka bir cereyan bu vatanda tezahüre
başladığını gördüm. Fazla bakmak mesleğimce iznim olmadığından daha
bakmadım.
ِ
ِ
قِابْلا وه قِ َ َا بْل ا
َ
َ ُ
Hasta Kardeşiniz
Said Nursî
* * *
Celal Bayar Reis-i Cumhur;
Zâtınızı tebrik ederiz. Cenab-ı Hak sizi İslâmiyet ve vatan ve millet
Hizmetinde muvaffak eylesin.
Nur Talebelerinden ve onların namına
Said Nursî
* * *
Reis-i Cumhur Celal Bayar ve Heyet-i Vükelasına
Ankara
Biz Nur Talebeleri yirmi senedir emsalsiz bir tazib ve işkencelere
hedef olmuşuz. Sabrettik. Tâ Cenab-ı Hak sizi imdadımıza gönderdi. O
işkencelerin sebebini onbeş senedir üç mahkeme hakikî ve kanunî olarak
yüzotuz Kitab ve bin Mektubatta bulamadıklarına, Mahkeme-i Temyiz'le
Denizli Mahkemesini şahid gösteriyoruz. Otuz seneden beri ben siyaseti
terketmiştim. Bu defa birkaç gün zarfında Ahrarların başına geçip milletin
mukadderatına sahib çıkması sebebiyle Reis-i Cumhuru ve Heyet-i
Vekileyi tebrik ile beraber, bir Hakikatı ifşa ediyorum; şöyle ki:
Bize hücum eden ve mahkemelerde tazib edenler demişler: "Bu
Nur Talebelerinin Dini siyasete âlet etmek ihtimalleri var, belki de
ediyorlar." Biz de o zalimlere karşı müdafaatlarımızdaki binler hüccet ile
demişiz ve diyoruz ki: