Page 506 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 506

220                                                                         YİRMİYEDİNCİ  MEKTUBDAN


          hanımların neşrolunan birkaç makalesini Din düşmanları görmüşler ve
          bolşeviklik  hesabına  bir  takım  uydurma  bahanelerle  hücuma
          geçmişlerdir.  Fakat  aslâ  muvaffak  olamayacaklardır.  Onların
          maksadlarının  tam  aksine  olarak,  Risale-i  Nur'un  Neşriyatı  erkek  ve
          kadınlar arasında hârika bir tarzda inkişaf etmektedir ve edecektir.

                                                  Hastalığı münasebetiyle Hizmetinde bulunan
                                                       Tahirî, Zübeyr, Ceylan, Bayram,
                                                                  Sungur, Rüşdü

                                         *  *  *


                                               ِ      م   ه     س   ب   ح ا   ن   ه    ساب
                                                   ِ
                                         ْ َ َ ُ  ُ  ْ
                 En  mühim  bir  mahkemede  son  sözüm  olarak  Mahkeme-i
          Kübra'ya  Şekva  namıyla  yazılan  ve  Tarihçe-i  Hayat'ta  birkaç  defa
          neşrolunan  ve  mahkemede  iken  Ankara  makamatına,  Temyiz
          mahkemesine  ve  mahkeme  reislerine  gönderilen  şekvanın  sebebi  o
          hâdisenin acib, garib, küçük bir nümunesi bu defa aynen başıma geldiği
          için  o  Mahkeme-i  Kübra'ya  şekvaya  bir  haşiyecik  olarak  beyan
          ediyorum:

                 İki  gün  evvel  çok  müştak  olduğum  ve  eski  zamanda  Anadolu
          Medrese-i İlmiyesi hükmünde olan Konya'ya üç sebeb bahanesiyle;

                 Biri: İki Hakikatlı Nur Kardeşim fakir halleriyle beraber büyük
          bir  masrafa  girip  İzmir  mahkemesine  gitmişler.  Dönüşlerinde  yanıma
          uğradılar.  Ben  de  onları  kısmen  masraftan  kurtarmak  için,  hususî
          otomobilim ile Konya'ya kadar beraber almak.

                 İkincisi: Onbeş sene benim  yanımda okumuş ve yirmi seneye
          yakın  müftülük  etmiş  ve  kırk  seneden  beri  birtek  defadan  başka
          görmediğim  ve  bütün  Kardeşlerim,  akrabalarım  içinde  hayatta  bir  o
          kalmış  olan  Kardeşimi  ve  çocuklarını  ziyaret  etmek  ve  onlarla
          görüşmek.

                 Üçüncüsü: Eski Said'in ve Yeni Said'in mühim Üstadlarından
          olan  ve  onun  Müridleri  olan  Mevlevîlerin  her  yerde  Risale-i  Nur'la
          alâkadarlıkları  cihetiyle  çok  alâkadar  olduğum  ve   İmam-ı Rabbanî,
   501   502   503   504   505   506   507   508   509   510   511