Page 108 - Ahir Zaman ve Dabbetül Arz
P. 108

106


                                              Harun Yahya

                         K Kuran Tefsirlerinde Dabbetü'l-Arz


                         ‹mam Taberi Tefsiri


                         Kendilerine söylenmifl olan bafllar›na geldi¤i zaman yer-
                    den bir dabbe ç›kar›l›r: Allah'›n azab› kendilerine vacib oldu¤u
                    zaman yerden bir canl› ç›kar›l›r (1) da insanlar›n ayetlerimize
                    kesin olarak inanmad›klar›n› söyleyerek konuflur: Bu canl›, in-

                    sanlara Allah'›n ayet ve hüccetlerine kesin olarak inanmad›kla-
                    r›n› söyler.
                         (1) Canl›n›n (dabbe) yerden ç›kar›lmas›, k›yametin büyük
                         alametlerindendir. Buna Dabbetü'l-Arz denir. ‹bn Kesir dedi
                         ki: Bu hayvan, ahir zamanda insanlar›n bozulmalar›,
                         Allah'›n emrini terk etmeleri ve hak dini de¤ifltirmeleri an›n-
                         da ç›kacakt›r. (Taberi Tefsiri, ‹mam Taberi, Ümit Yay›nc›l›k, cilt 4,
                         s.1664)



                         Ö Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri

                         Bu mübarek ayetler, k›yametin vaktini bir alayc› bir tarz-
                    da sual eden, acele gelmesini isteyen bulunan münkirlere karfl›

                    bir tehdit makam›nda bulunuyor, k›yametin baz› mukaddimat›-
                    na iflaret ediyor. O münkirlerin nas›l bir durumda bulunacakla-
                    r›n›, nas›l bir hitab› ›taba maruz kalacaklar›n›, zulmlar› yüzün-
                    den nas›l bir azaba u¤rayacaklar›n› ihtar buyurmaktad›r. fiöyle
                    ki: (Söylenen söz) k›yamete dair verilen haber, k›yametin vuku
                    bulaca¤›na, onun müthifl bir saha olaca¤›na dair Kur'an› Mübi-

                    nin bildirdi¤i felaket, o münkirlerin (bafllar›na geldi¤i zaman)
                    yani: O korkunç hailelerin zaman› yaklafl›p azab›n bafllar›na te-
                    veccüh edece¤i vakit (onlar için yerden bir dabbe) garip, hariku-
   103   104   105   106   107   108   109   110   111   112   113