Page 123 - Risale-i Nur - Kastamonu Lahikası
P. 123

ِ
                                       مي ۪ ح ِ رلا ِِنمحرل اِللّ اِِمبِ
                                                          ِ
                                          َّ
                                               ٰ ْ َّ
                                                     ٰ
                                                         ْ

                  Çok Muhterem Üstadımız Efendimiz!
                  Bin  üçyüz  yirmibir  (1321)  tarihinde,  Mu'cizat-ı  Ahmediye
           Aleyhissalâtü  Vesselâm'ı  ve  Keramet-i  Gavsiye  Risalelerini  Âlem-i
           Menamda  görmüştüm.  Bunun  Hikmetini  şimdiye  kadar  anlaya-
           mamıştım. Gördüğüm rü'ya aynen şöyle idi:

                  Tarih-i  mezkûrda,  Ceziret-ül  Arab'ın  Necid  Kıt'asının  Bilâd-ı
           Kasîm'de, bir gece rü'yamda; üç güneşin tulû' etmiş olduğunu gördüm.
           Yanımda tanıyamadığım bir zâta sordum: "Bu üç güneş nasıl olur?"
           dedim.  Yanımdaki  zât:  "Bu  güneşin  birisi  Hazret-i  Peygamber
           Aleyhissalâtü Vesselâm'ın güneşi; diğeri Gavs-ı Geylanî'nin; üçün-
           cüsü de, diğer bir güneştir." Üçüncü güneşin Risale-i Nur olduğunu
           şimdi bildim.

                                  ِ
                          ِ
                                                               ِ
                                            ِ ِ
                                      ِ ٍ
            ٍ ِ ةجاجزِفِِحابصمْلَاِحابص ِ مِاهيفِةاَكشمَكِهِرونِلثمِ ِ ضرَلاْاوِتاومسلاِرونِللَّا
                   ِ
                                           ْ
                                                                       س س س ٰ
                                                  س س َ َ
                                    َ
                                                          ْ
                                                             َ
             َ َ س
                                                                 َ ٰ َّ
                     س َ ْ
                             ٌ َ ْ
                                                 ِ
                                          ٍ
                     ٍ ِ
            ٍ
                                    ٍ
                              ٍ
            ِةي ِ برَغَِلاوِةيقرشَِلاِةنوتيزِةَكرابمِةرجشِنمِدقويِىِردِبَكوَكِانَِاَكِةجاجزلَا ِ
                                                                  َ َّ
                    َ َّ ْ َ
                                                                      س َ َ ُّ
                                                            ٌ ْ
                                      َ َ س َ َ َ ْ
             َّ ْ
                               َ س ْ َ
                                                   س َ س ٌّ س
                                                         ِّ
                          ِ
                                ِ
                                                               ِ
               ِ ءايَِنمِه ِ  ِ ِرونلِللّاِىديٍُِّرونِ َ لعِرونِرانِهسسمتِ َ لَِوَلوِء ِ ضيِاهتيزِداَكي
                         س س ٰ
                                         َ ٌ س ٌ َ س ْ َ ْ َ
                                                                س َ س ْ َ س
                                                                          َ
                                     س
               س َ َ ْ َ
                                                          ْ َ س
                                  ْ َ
                                                       ْ
                  Âyet-i  Kur'aniye,  o  rü'ya  Hakikatına  işaret  etmiş.  Bu  Nuranî
           rü'ya,  mezkûr  Âyet-i  Nur'un  on  işaretle,  on  parmak  ile  gösterdiği
           Hakikatı, aynen gösteriyor; otuzsekiz sene evvel haber veriyor. Evet üç
           Nur-u A'zam olan güneşlerin -Allahu a'lem- tabiri şu olmak gerektir.
                  Güneşlerin birincisi: Bu asırda Risale-i Nur'dur. Ve en parlak
           bir  Nuru  da,  Mu'cizat-ı  Ahmediye  (Aleyhissalâtü  Vesselâm)
           namındaki Risale-i Hârikadır.

                  İkincisi: Hazret-i İsa'nın (A.S.) Din-i Hakikîsinden çıkan Nur-u
           Semavî güneşidir.

                  Üçüncüsü:  Tarîkatlar  ruhunda  ve  Tasavvuf  menbaından
           çıkacak
   118   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128