Page 198 - Risale-i Nur - Kastamonu Lahikası
P. 198

200                                                                          YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN


          Cennet  tarafına  gittiler.  Bu  nokta-i  nazardan  ben  o  iki  çocuğu  tebrik
          ediyorum. Ve peder ve vâlidelerini de hem ta'ziye, hem manen tebrik

          ediyorum ki; o iki evlâdları ِنودَّلخمِنادْلِو  Sırrına mazhar oldular. Ben o
                                     َ س َ س ٌ َ
          ikisini, Risale-i Nur'un vefat eden Şakirdleri içinde Dualarımıza dâhil
          ettik.
                 Rüşdü Efendi benim tarafımdan Şükrü Efendi'ye, ta'ziyenamesi
          olan Onyedinci Mektub'u, benim yerimde okusun.
                 Risale-i Nur'un kaptanı Sabri, Nis adasındaki bir Kardeşimiz ve
          Onuncu Söz'ün tab'ından sonra tehlikeden muhafaza için kaç ay hane-
          sinde saklayan ve peder ve vâlidesiyle, bizimle ciddî alâkadar bulunan
          Veli Efendi'nin peder ve vâlidesinin vefat haberlerini yazıyor. Cenab-ı
          Hak  onlara  Rahmet  eylesin.  Ben  inşâallah  çok  zaman  onları  manevî
          kazançlarıma şerik edeceğim.
                                          * * *

                 Aziz, Sıddık Kardeşlerim!
                 Bu  zamanda  hususan  bu  sıralarda,  Risale-i  Nur'un  Şakirdleri
                                                                          ِ ِ
          tam bir Metanet ve Tesanüd ve dikkat etmeye muhtaçtırlar.   دمحْلاِللّ ِ
                                                                           ٰ
                                                                      ْ َ
          Isparta ve havalisi Kahramanları demir gibi bir Metanet göstermesiyle,
          başka yerlere de hüsn-ü misal oldu.
                 Ey  Hüsrev!  Tesirli  ve  güzel  Mektubunu  aldım.  Vazifenin
          başına geçmen, bizi fevkalâde mesrur etti. Binler safalar ile geldin. Sen,
          birbuçuk  sene  maddî  Kalemin  işlemediğinden  merak  etme.  Senin
          yerine ve Kerametli Kaleminin yâdigârı olan Mu'cizat-ı Ahmediye'nin
          biri Vilayat-ı Şarkıyede fa'alane geziyor. Diğer son yazdığın nüsha da,
          İstanbul'da  senin  yerinde  çalışıp,  inşâallah  fütuhat  yapar.  Senin
          yazdığın  Mu'cizeli  iki  Kur'an-ı  Azîmüşşan'ın  bu  havalide  hususan
          Ramazan-ı Şerif'te sana kazandırdıkları Sevabları ve tahsin ve tebrik-
          lerini,  inşâallah  yakında  tab'a  girmesiyle,  Âlem-i  İslâm'dan  senin
          Ruhuna yağacak Rahmet Dualarını düşün, Allah'a şükreyle.
                 Hâfız  Ali'nin  Mektubunda,  İslâmköyü'ndeki  Hocalara  muhab-
          bete ve dostluğa  karar vermesi  bizi  memnun eyledi.  Evet  İslâmköyü,
          nasılki  Risale-i  Nur'a  pek  ziyade  alâkadarlıkta  imtiyaz  ve  sebkat
          kazanmış.  Öyle  de  ben  orada  iken, sair Hocalara nisbeten İslâmköyü
   193   194   195   196   197   198   199   200   201   202   203