Page 210 - Risale-i Nur - Kastamonu Lahikası
P. 210

212                                                                          YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN


          ve  Kalblerine  gelen  Sünuhat  ve  İlhamat  ile  açıp;  Dokuzuncu  Şua'ı,
          Onuncu Söz'den daha parlak, daha kuvvetli bir tarzda tekmil edecek.
                 Bütün Kardeşlerimize birer birer Selâm ve Bayramlarınızı tebrik
          ediyoruz.
                                                              S a i d   N u r s i

                                          * * *


                 Aziz, Sıddık Kardeşlerim!

          ِ مسكَلِ ِ يرخِوهوِا ئيشِاوه ِ رْكتِن  ِ ِ َا  ِ َٓ سع  Sırrıyla; çok tecrübelerin neticesinde,
                       ْ َ
               َ َ س َ
                              َ َ ْ
          ْ
                                       َ
                             س
                                      ٰ
              ٌ ْ
          çok  defa  zahirî  muvaffakıyetsizlik,  hakkımızda  birer  İnayet  perdesi
          olduğuna bir emaresi, belki bir delili de; bu sene biz, her tarafta bir nevi
          taarruz, o taarruzdan bir nevi cüz'î tevakkuf, hem matbaaların kapıları
          şimdilik  Risale-i  Nur'a  -hattâ  yeni  hurufla  dahi-  kapanması  hayırdır.
          Birkaç cihette İnayettir ve himayettir.
                 Evvelâ: Bu sene -perde altında- insanlar, eşedd-i zulüm ile rızık
          hakkında bir dehşetli ameliyat; ve Kader-i İlahî Hakîmane bir Adaletle,
          çoktan beri teraküm eden Zekatları ve cizyeleri almak ve hadden çok
          ziyade  tecavüz  eden  hırsı  ve  ihtikârı  tokatlamak  için,  umumî  bir
          ameliyat-ı cerrahiye hengâmında, elbette yalnız İmana ve Âhirete hasr-ı
          nazar eden ve vazife noktasında hayat-ı içtimaiyeye çok bakmayan ve
          İhlas-ı  Tâmmı  kazanmak  için  hiçbir  maksada  âlet  ve  hiçbir  dünyevî
          cereyana  tâbi'  olmayan  Risale-i  Nur'un  parlak  ve  kuvvetli  Hizmeti,
          tesettür perdesi altından çıkıp aşikâr bir tarzda olsaydı, her halde birinci
          ameliyat-ı insaniye ona ilişecekti. Ve ikinci Ameliyat-ı Kaderiye rızık
          ve mide üzerine olması cihetiyle; ya insanların nazarlarını o Hizmetten
          çevirecekti,  mideleriyle  meşgul  edecekti  veyahut  o  Hizmetin  İhlasını
          bir derece kırıp, maişet derdinin bir hissesi onda bulunacaktı.

                 Sâniyen: Yazılmasına şimdilik lüzum yok.
                 Sâlisen:  İzharına  bu  zamanda  izin  yok...  Fakat  madem
          Şakirdlerin  gayret  ve  şevk  ve  Himmetleri  şimdiye  kadar  matbaalara
          ihtiyaç bırakmamışlar. İnşâallah o Kudsî Hizmete devam edip, o Elmas
          Kalemler ile Neşr-i Envâr edecekler. Madem bütün bütün mesleğimize
          muhalif  olan  yeni  hurufu,  bir-iki  Risale  için  kabul  ettiğimiz   halde
   205   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215