Page 581 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 581
AFYON HAYATI 583
cezalarının ve temyiz mahkemelerinin ittifakıyle beraet ettiğimiz; ve
umum Risale ve Mektublarımızı bize iade ettikleri; ve temyizin bozma
kararında -Denizli beraetinde- "faraza, bir hatâ dahi olsa, o beraet ve
hüküm kat'iyet kesbetmiş. Daha tekrar muhakeme edilmez." dedikleri
halde; ben, Emirdağında üç sene münzevi ve iki-üç terzi çırağı nöbetle
bana hizmet ve pek nadir olarak, beş-on dakika bazı dindar zâtlardan
başka zaruret olmadan konuşmayan; ve tek bir yere -Nurlara teşvik için-
haftada birtek Mektubtan başka göndermiyen ve kendi müftü Kardeşine,
üç senede üç Mektubtan başka yazmayan; ve yirmi - otuz seneden beri
devam eden Te'lifini bırakan; yalnız, bütün Ehl-i Kur'ân ve Îmana
menfaatli yirmi sahifelik iki nükte, biri, Kur'ân'daki tekrarların hikmetini
diğeri, Melekler hakkında bazı mes'elelerden başka hiçbir Risale daha
Te'lif etmeyen; yalnız; mahkemelerin iade ettikleri Risalelerin büyük
Mecmualar yapılmasına ve eski harf ile tab'edilen "Âyetül-Kübrâ"nın
beşyüz Nüshası mahkeme tarafından bize teslim edildiğinden ve teksir
makinesi resmen yasak olmadığından, Âlem-i İslâm'ın istifadesi fikriyle,
Kardeşlerime, Neşr için teksirine izin vererek onların tashihleri ile
meşgul olan; ve kat'iyen hiç bir siyasetle alâkadar olmıyan; ve memle-
ketine gitmek için resmen izin verildiği halde, bütün menfilere muhalif
olarak dünyaya ve siyasete karışmamak için, sıkıntılı bir gurbeti kabul
edip memleketine gitmeyen bir adam hakkında; bu üçüncü ittihamna-
medeki asılsız isnadlar ve yalan bahisler ve yanlış manâlar ile o adamı
suçlu yapmağa çalışanda -şimdilik söylemeyeceğim- dehşetli iki mâna
hükmettiğini, bu yirmi ayda bana karşı muamelesi isbat ediyor.
Ben de derim: Kabir ve sakar yeter! Mahkeme-i Kübraya havale edi-
yorum.
Sekizincisi: "Beşinci Şuâ", iki sene Denizli ve Ankara Mahkeme-
lerinin ellerinde kalıp, sonra bize iade ettiklerinden, Denizli Mahkeme-
sinde beraetimizi netice veren Müdafaatımla beraber, "Siracünnurun"
âhirinde yazılmış. Gerçi evvelce mahrem tutuyorduk; fakat, mâdem
mahkemeler Onu teşhir edip beraetle bize iade ettiler; demek bir zararı
yoktur diye teksirine izin verdim. Ve o Beşinci Şuâ'nın aslı, otuz-kırk
sene evvel yazılmış müteşabih Hadîslerdir. Fakat Ümmette, eskiden beri
intişar eden bir kısmına, gerçi bazı Ehl-i Hadîs, bir za'fiyet isnad etmişler
Fakat zâhiri mânaları