Page 50 - 7. Sayı Ekim-Kasım 2021
P. 50

Düşünün ki bir ömür adadığınız                      Konfüçyüs der ki: “Pek çokları

         düşünceleriniz, kutsalınız bir avare                mutluluğu, insandan daha yüksekte
         tarafından sarsılsın. Tuzla buz                     ararlar, bazıları da daha da alçakta;

         edilsin.                                            ama mutluluk insanın boyu

         Her gününü dünyada geçirdiği son                    hizasındadır.”

         günmüş gibi iştahla yaşayan bu                      Hayatı sadece teorilerden öğrenmek
         adamdan mutluluğun açık ve basit                    yanılgısından uzaklaştırıyor bizi bir

         bir kavram olduğunu öğrenecektir.                   anda. Örneğin emek. Emeğin sözlük
         Beklenti içinde olmadan hayatı                      anlamı bulunabilir kitaplarda. Ama

         özümsemenin pekala mümkün                           bir çiftçinin nasır tutmuş ellerine
         olabileceğini görecektir. Ve bizlerin               dokunmadan bilebilir miyiz emeğin

         etten kemikten ibaret mahluklar                     ne olduğunu? Bir madencinin
         olduğunu hatırlayacaktır. İşte bu                   isle kaplı yüzünden daha iyi

         noktada Kazancakis çok bilmek için                  hangi sözcük tarif edebilir emeği?
         çok okuyan bir kağıt faresi olmaya                  Kazancakis’i duyar gibiyim. Hayat o

         gerek yoktur mesajını veriyor. Çünkü                kadar da kağıttan değildir…
         ömür, her anı coşkunca yaşanacak                    Ve bizi hayat gailesinden bir an

         kadar değerlidir. Ardımızda                         olsun uzaklaştıran, küçük denilen
         bıraktıklarımız geçti, önümüzdekiler                o sevinçler öylesine büyüktür ki

         bilinmez. Ne varsa şimdi de var…                    aslında. Kalıplardan, yargılardan,

         Durma be insan, diyor başka bir                     yanılgılardan sıyrılıp, Zorbaca

         deyişle. Git gidebildiğin kadar!                    baktığımız zaman sarılabiliriz onlara.
         Ancak böyle kurtuluruz içinde                       Ve şüphesiz daha çok sahip çıkarız

         debelenip durduğumuz keşmekeşten.                   sevincimize.

         “Mutluluğun, basit ve açık bir şey                  Söyleyecek sözü kalmadığında raks

         olup bir bardak şarap, bir kestane,                 eder Zorba. Bulunduğu kargaşadan
         kendi halinde bir mangalcık ve                      daha çok uzaklaşmak ister gibi şevkle

         denizin uğultusundan başka bir şey                  dans eder. Varsın deli desinler. Özgür
         olmadığına aklım yattı.                             olanın, sınırsızın umurunda mıdır?


         Yalnız, bütün bunların mutluluk                     “Kırmızı, sarı, siyah yamalarla
         olduğunu insanın anlayabilmesi için                 yamanmış, binlerce ekli ve yamaları

         basit ve açık bir kalbe sahip olması                kalın sicimle dikildiği için en büyük
         gerekiyordu.”                                       fırtınalarda bile yırtılmayan bazı








         Buluntu Kutusu                                    50
   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55