Page 89 - Naklen Öyküler
P. 89
SON SÖZ VE TEŞEKKÜR
Bu kitabın yaşam duruşu farklı oldacak. Bana ve başkalarına
(okuyan ya da okumayan/basılı olmadığı için okumayan) ne ifade
edecek şu anda bilmiyorum. Bunu zaman gösterecek. Yine de bilişi-
min ağırlığının, yarar ve zararlarının en çok hissedilmeye, düşünül-
meye, sorgulanmaya başlandığı, yaşamda kapladığı alanın genişle-
tilmeye, yaşamın içine sızmasıyla ilişkili çokça yorumun yapılmaya
devam ettiği bir zamana denk gelmesinin bir anlamı olmalı. Bu da
benim yazın tarihine düştüğüm böyle bir not olsun.
Sonucun ne olacağını, yazdıklarımı insanlara ulaştırmak için
bu yolun ne deneyimler ve anılar biriktirmeme yol açacağını me-
rakla bekliyorum. Sözcüklerime sözcükleriyle yankı sunacak herkese
şimdiden sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum.
Her kitabımda bir teşekkür listesi oldu. Uzun zamana yayılan
ve son zamanlarında ciddi bir kesintiye uğrayan yazılma aşamasında
kitabın tamamını bir tek sevgili eşim Ali Ergur okuyabildi. O da dün
gece. Her zamanki gibi üretim temelli yoldaşlığımızda en içten des-
teği sundu. Bir telaşla bu kitabı paylaşıma açmak için son üç gündür
çalışıyorum. Artık bekleyecek sabrım kalmadı. Sabırsızlığımın kay-
nağını ben de bilemiyorum. Birer, ikişer öyküsü okumuş, onun da
üzerinden epey zaman geçmiş olan Ahmet Evis, Aslıhan İnce, Ayşe
Bilgin, Ayşe Sevinç Kafes, Dilek Bilenoğlu, Gül Özal, Melike Bas-
macı, Mustafa Günaydın, Nazlı Çetin Beyaz, Nilgün Fidan Koçyiğit,
Sabahat Bayrak Kök, Serpil Açıkalın Alptekin, Turcen Konya’ya bu
kitaptaki isim albümümde yer aldıkları için teşekkür ediyorum.
Bir telaşım var, doğru. Uzun zamandır içimde aynı telaş var.
Yaşamak için de, yazmak için de... Üretimin ve yaşama anlamlar kat-
manın enerjisini, gücünü ve yolunu bana veren aynı duygu. Bir ser-
çenin ürkekliği, muhabbet kuşunun neşesi, martının özgürlüğü ve
kartalın yalnızlığı... Hepsi yaşama dair. O yaşam, yazmakla geçtikçe
başımın üstüne yeri var.
Ben yazmaya, siz okumaya devam o zaman...
89