Page 106 - Dinsizliğin İlkel Mantığı
P. 106
104 DİNSİZLİĞİN İLKEL MANTIĞI
düşman olduğuna, kendisini kullanmaya çalıştığına inanır. Her
olayı bu kuruntular doğrultusunda değerlendirir. Aklını ve ener-
jisini sürekli olarak bu yönde harcayan bir insanın üretkenliği,
yaratıcılığı, çalışkanlığı, neşesi birer birer körelir; bunun yerine
psikolojisi tamamen hüzün, keder ve öfkeye ayarlı hale gelir.
Oysa ki affediciliğin ve hoşgörünün lezzeti, kinlenip kurun-
tulara kapılmanın verdiği öfke ve sıkıntıyla kıyaslanmayacak ka-
dar yüksektir. Affetmek, cahiliye ortamında zannedildiği gibi
küçük düşmenin ya da yenilmenin değil, aksine asilliğin ve yük-
sek bir ahlakın göstergesidir. Kuran ayetlerinde affediciliğin üs-
tünlüğü şöyle vurgulanmaktadır:
Sen af (veya kolaylık) yolunu benimse, (İslam'a)
uygun olanı (örfü) emret ve cahillerden yüz çevir.
(Araf Suresi, 199)
Kötülüğün karşılığı, onun misli (benzeri) olan kö-
tülüktür. Ama kim affeder ve ıslah ederse (dirliği
kurup-sağlarsa) artık onun ecri Allah'a aittir. Ger-
çekten O, zalimleri sevmez. (Şura Suresi, 40)
Cahiliye sisteminin getirdiği bu korkunç dünyaya karşılık,
din ahlakının yaşanmasıyla ortaya çıkan sıcak ortam, Kuran'da
cennet halkının bir özelliği olarak anlatılmıştır ki bu da bize bu
ahlakın üstünlüğünü bir kez daha hatırlatır:
Biz onların göğüslerinde kinden ne varsa çekip al-
mışız. Altlarından ırmaklar akar. Derler ki: "Bizi
buna ulaştıran Allah'a hamd olsun. Eğer Allah bize
hidayet vermeseydi biz doğruya ermeyecektik.
Andolsun, Rabbimizin elçileri hak ile geldiler."
Onlara: "İşte bu, yaptıklarınıza karşılık olarak mi-