Page 199 - Sayın Adnan Oktar ve Arkadaşlarımıza İsnat Edilen Suçlamalar ve Cevapları
P. 199

olduğuna,


                         “Masumiyet karinesinin sadece bir yargıç veya mahkeme tarafından değil ve fakat
                      diğer kamu makamları tarafından da ihlal edilebileceği…”

                      Bu itibarla;

                         …olayın adli nitelik kazanması sebebiyle kamuoyunun doğru bir şekilde bilgilendirilmesi-
                      ni sağlamak amacıyla soruşturmalarla ilgili açıklamaların Cumhuriyet başsavcısının bilgi-
                      lendirilmesi koşuluyla Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca basın sözcüsü olarak görev-
                      lendirilen Cumhuriyet savcısı, görevlendirme yapılmayan yerlerde ise Cumhuriyet Başsavcısı
                      tarafından yazılı ya da kamuoyunu doğrudan bilgilendirilmesinin yararlı olacağı değerlen-
                      dirilen durumlarda da sözlü açıklama yapılması…”


                  Dolayısıyla, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanarak yayınlanan 2018 yılı faaliyet
               raporunda yer alan ve Sayın Adnan Oktar ve arkadaşlarımızın masumiyet karinesini ve kişilik hak-
               larını ihlal eden söz konusu içerik hukuka ve gerçeklere tamamen aykırıdır.



               8.4.  Gözaltı  süreci  boyunca  basın  ve  sosyal  medyada  psikolojik  bir  algı
                      operasyonu yürütülmüştür


                  Sayın  Adnan  Oktar  ve  arkadaşlarımız  gözaltına  alındıkları  ilk  anda  ve  gözaltı  sürecinin
               devamında her sağlık kontrolüne götürülüp getirildiklerinde adeta bir kamera ordusuyla karşı-
               laşmışlar ve Türk basın tarihinde eşine nadir rastlanacak bir biçimde basın meslek ilkelerini ve

               masumiyet karinesini yok sayan, itibarsızlaştırma amaçlı  uygulamalara maruz bırakılmışlardır.
                  Günümüzde, en azılı teröristlerin ve en ağır suçları işleyen kişilerin dahi gözaltı anında veya

               davaları halen devam ederken hiçbir suretle görüntüleri yayınlanmamaktadır. Hain FETÖ örgütü
               mensuplarının dahi yakalama ve gözaltı süreçlerindeki görüntüleri bulanıklaştırılmakta veya ters
               açılardan çekilmektedir.
                  Ancak, halen daha varlığını sürdüren bazı kripto FETÖ’cüler, husumetli kişilerle iş birliği
               içerisinde yürüttükleri psikolojik savaş yöntemlerini 11 Temmuz sabahı itibariyle büyük

               bir özenle sahnelemişlerdir.  Şöyle ki;
                  a) GÖZALTINA ALINDIĞI GÜN SAYIN ADNAN OKTAR’I SAĞLIK KONTROLÜNE GÖTÜREN
               POLİS  MEMURLARI  SAYIN  OKTAR’A  İTİBARSIZLAŞTIRMA  AMAÇLI,  KİŞİLİK  HAKLARINA
               AYKIRI VE GÖREVLERİNİN GEREĞİNİ AŞAN MUAMELELER YAPMIŞLARDIR.


                  Sayın Oktar, elleri kelepçeli olduğu halde kaçma ve mukavemet gösterme gibi bir teşebbüsü ol-
               mamasına rağmen tüm kameraların önünde başı zorla ve kasten yere eğilip yukarıdan bastırılarak
               sürüklenmiş ve bu işlem tam da bir kameranın fotoğraf açısına uygun şekilde yapılmıştır.

                  Çok ilginçtir ki soruşturmanın açılmasına zemin hazırlayan husumetli bazı kişiler bu haksız
               ve hukuksuz uygulamanın yaşanacağını tüm detaylarıyla birlikte operasyondan aylar önce
               açık açık söylemişler ve nitekim tam da dedikleri gibi olmuştur. Yani bir avuç husumetli
               kişi, arkadaş camiamızı nasıl karalayacaklarını, nasıl sahte suç isnadlarında bulunacakla-

                                                          199
   194   195   196   197   198   199   200   201   202   203   204