Page 125 - Risale-i Nur - Asa-yı Musa
P. 125
BİRİNCİ HÜCCET-İ İMANİYE 127
ِ ِ
ِ ِ
ِ ِ
ِ ِ
ِ ِ
ِ
ِ
ِ ِ
۪و۪ةقَّدصمْلا۪ةقدصمْلا۪ةرهابْلا۪ةرهاَّظلا۪هتاز ِ جعم ۪ ۪ ت َٓ أم ۪ةوق ِ ب۪نهرب۪و۪دِهش ۪اٰذَك ۪و۪هئادعَا
َ َ
َّ ُ َ َ ْ َ َ َ َ
َ ْ ُ
َ
َ ُ
َ ِّ َ ُ
َ
َ
َ ْ
َ
ِ
ِ ِ
ِ ِ ِ
ِ
ِ ِ
ِ ِ ِ
ِ ِ
۪قافتا ِ ب۪وِ۪راو ۪ نَلاْا۪ىِوذ۪هلۤا۪عامجا ِ ب۪ةعطاقْلا۪ةعطاسلا ۪ ِ ِ ۪ ۪ قءاقح ۪ ۪ ف ٰ لاٰا ۪ةوق ِ ب
۪ هنيد
َّ ُ
َ
َ
َ ِّ
َ
ْ َ
ِ َ ْ
َ
َ َ
َ
َّ
ِ ِ ِ ِ ِ ِ ِ
۪ ةراونلاِ۪رئاصبْلا۪وِ۪يهابْلا۪ىِوذ۪هتما ۪ ُ ۪ ققحم ِ۪قفاوت ۪ ِ ب۪وِ۪راصبَلاْا۪ىِوذ۪ه ِ باحصَا
َ َّ َّ
َ
َ
َ َ
َّ
ُ َ
َ
َ َ
ِّ َ ُ
َ ْ
َ ْ
َ َ
denilmiştir.
Sonra, bu dünyada Hayatın gayesi ve Hayatın Hayatı İman
olduğunu bilen bu yorulmaz ve tok olmaz yolcu, kendi Kalbine dedi ki:
"Aradığımız Zâtın Sözü ve Kelâmı denilen bu dünyada en meşhur ve en
parlak ve en hâkim ve Ona teslim olmayan herkese, her asırda meydan
okuyan Kur'an-ı Mu'ciz-ül Beyan namındaki Kitaba müracaat edib, o ne
diyor, bilelim. Fakat en evvel, bu Kitab bizim Hâlıkımızın Kitabı
olduğunu isbat etmek lâzımdır, diye taharriye başladı.
Bu seyyah bu zamanda bulunduğu münasebetiyle en evvel
Manevî İ'caz-ı Kur'aniyenin lem'aları olan Risale-i Nur'a baktı ve Onun
yüzotuz Risaleleri, Âyât-ı Furkaniyenin Nükteleri ve Işıkları ve esaslı
Tefsirleri olduğunu gördü. Ve Risale-i Nur, bu kadar muannid ve mülhid
bir asırda her tarafa Hakaik-i Kur'aniyeyi mücahidane neşrettiği halde,
karşısına kimse çıkamadığından isbat eder ki; Onun Üstadı ve Menbaı
ve Mercii ve Güneşi olan Kur'an Semavîdir, beşer kelâmı değildir. Hattâ
Resail-in Nur'un yüzer Hüccetlerinden birtek Hüccet-i Kur'aniyesi olan
Yirmibeşinci Söz ile Ondokuzuncu Mektub'un âhiri, Kur'anın kırk ve-
cihle Mu'cize olduğunu öyle isbat etmiş ki; kim görmüşse değil tenkid
ve itiraz etmek, belki isbatlarına hayran olmuş, takdir ederek çok sena
etmiş... Kur'anın Vech-i İ'cazını ve Hak Kelâmullah olduğunu isbat et-
mek cihetini Risalet-in Nur'a havale ederek yalnız bir kısa işaretle
büyüklüğünü gösteren birkaç noktaya dikkat etti.
Birinci Nokta: Nasılki Kur'an bütün Mu'cizatıyla ve Hakkani-
yetine delil olan bütün Hakaikıyla, Muhammed Aleyhissalâtü Ves-
selâm'ın bir Mu'cizesidir. Öyle de Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm
da, bütün Mu'cizatıyla ve Delail - i Nübüvvetiyle ve