Page 189 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 189

PARLAK FIKRALAR ve GÜZEL MEKTUBLAR                                             191





            EMİN İLE FEYZİNİN ÜSTADLARININ GARİB VAZİYETİNE VE
           RİSALE-İ NURUN ACİB EHEMMİYETİNE DELÂLET EDEN BİR
             SUALLERİ VE ÜSTADLARININ ONLARA VE EMSALLERİNE
                                VERDİĞİ BİR CEVAPTIR

                  S  u  a  l  :  Âlem-i  İslâmın  mukadderatiyle  ciddî  alâkadar  olan  bu
           cihan harbinin dehşetli zamanlarında elli gün kadar, (Şimdi yedi seneden
           geçti; aynı hal devam ediyor. Hem ne soruyor ve ne de merak eder.) Her
           gün  Hizmetinizde  bulunan  bizlerden  bir  def'acık  sormadınız.  Acaba  bu
           büyük  hâdiseden  daha  büyük  diğer  bir  Hakikat  mı  hükmediyor  ki,  bunu
           ehemmiyetten  iskat  ediyor;  yahut  onunla  meşgul  olmanın  bir  zararı  mı
           var?. diye Üstadımızdan sorduk. O da:

                  E l c e v a b : Diyor ki: Evet, bu cihan harbinden daha büyük
           bir Hakikat ve daha a'zam bir Hâdise hükmettiği için, şu cihan harbi
           Ona nisbeten çok ehemmiyetsiz düşüyor. Çünkü bu cihan harbinde iki
           hükûmet  küre-i  arzın  hâkimiyeti  için  mürafaa  ve  muhakeme  dâvasında
           bulunmaları  içinde  iki  muazzam  Dinin  musalâha  ve  sulh  mahkemesine
           barışmak  dâvası  açılarak  ve  dinsizliğin  dehşetli  cereyanı  da  Semavî
           Dinlerle mücahede-i azîmesi başladığı hengâmda, nev'-i beşerin sosyalist
           tabakasiyle  burjuvalar  taifesinin  mahkeme-i  kübralarında  açılan  dâvala-
           rından  çok  mühim  öyle  bir  Dâva  açılmış  ve  öyle  muazzam  bir  Hakikat
           meydana çıkmış ki, o Dâvanın tek bir adama isabet eden mikdarı bu cihan
           harbinden daha büyüktür. İşte o Dâva da budur ki:

                  Şu  zamanda  herbir  Mü'min  için,  belki  herkes  için  küre-i  arz
           kadar  bir  bâkî  tarla  ve  o  tarla  baştan  başa  bahçeler  ve  kasırlarla
           müzeyyen  ebedî  bir  mülk  almak  veya  o  mülkü  kaybetmek  Dâvası
           açılmış.  Demek  herbir  tek  adamın  başına  öyle  bir  Dâva  açılmış  ki;
           eğer ingiliz alman kadar serveti ve kuvveti olsa ve aklı da varsa, yalnız
           o  Dâvayı  kazanmak  için  bütününü  sarfedecek.  Elbette  bu  Dâvayı
           kazanmadan evvel başka şeylere ehemmiyet veren, divanedir. Hattâ o
           Dâva o derece tehlikeye düşmüş ki, bir Ehl-i Keşfin müşahedesiyle, bir
           yerde  ecel  elinden  terhis  tezkeresini  alan  kırk  adamdan  bir  adam
           kazanabilmiş, otuz dokuzu kaybetmiş.

                  İşte  bu  ehemmiyetli,  azîm  Dâvayı  kazandıracak  ve  yirmi  sene-
           denberi
   184   185   186   187   188   189   190   191   192   193   194