Page 24 - Risale-i Nur - Sikke-i Tasdik-i Gaybi
P. 24

26                                                                                    SİKKE-İ TASDÎK-I GAYBÎ




           RİSALE-İ NURUN  MÜSADERE  HÂDİSESİ  MÜNASEBETİYLE
           ISPARTA  SÜLEYMAN’I  RÜŞDÜ'NÜN,  EVVELKİ  FIKRASINA
                    ZEYİL  OLARAK  YAZDIĞI  BİR  FIKRASIDIR.

                 Risale-i  Nur  Şâkirdlerinin  merkezi  olan  Şükrü  Efendinin  köş-
          künün komşusu seksen yaşında muhterem Alil Osman Çavuş nâmında bir
          Zat, Risale-i Nur Nâşirlerine hücum zamanından bir gün sonra rü'yasında
          görüyor ki: Güneş ile Kamer, beraber olarak köşkün içine girip parlıyorlar.

                 Diğer  bir  rü'yada  Keçeci  Mustafa  Efendinin  hafîdi  Bekir  yine
          hâdise-i  elîmeden  bir-iki  gün  sonra  görüyor  ki:  Güneş  Kıble  tarafından
          çıkıyor. Şuââtı içinde güneş yüzünde Risale-i Nur Nâşirinin sureti temessül
          edip, aynen güneşin kursunda görünüyor.

                 Hem  mütedeyyin  bir  kadın,  yine  hâdiseden  sonra  görüyor  ki:
          Semâvattan  Mübarek  Kâğıdlar  yağıyor. Soruyorlar:  "Bu  nedir?"  Rü'yada
          demişler:  "Risale-i  Nurun  Sahifeleridir."  Yâni,  tâbirce  Risale-i  Nur,
          Kur'anın Tefsiri  olduğu  cihetle,  Vahy-i  Semavî  olan  Kur'anın  Semavî  ve
          İlhamî bir Tefsiridir. Hem yağmur gibi, insanlara kesretli bir Rahmettir.

                 Hadisenin vukuundan evvel, Risale-i Nur Şâkirdlerinin herbiri bir
          cesedin âzaları gibi, bir cihette o cesede gelen müessir bir ârızayı bütün
          âzanın  hissetmesi  nev'inden,  bu  hâdiseyi  Risale-i  Nurun  dört  Şâkirdi,
          vukuundan  bir-iki  gün  evvel  şöyle  gördüler:  Üçü,  yâni  Mehmed  Zühdü,
          Halil Ruhi, Mehmed Niyazi, Risale-i Nur Nâşirlerinin Üstadını vefat etmiş
          görüyorlar  ki,  vefat  ise  tâbirce  Risale-i  Nurun  tatilini  haber  veriyor.
          Dördüncüsü:  Fâzıl  Bey  görüyor  ki:  -Hâdiseden  bir  gün  evvel  –  Rafda
          Kitabları karıştırır, bâzı Kitabları düşürür. Üstad bana hiddet ediyor, ben de
          diyorum:  "Re'fet  düşürdü."  Birden  haneye  polisler  doluyorlar,  herşey'i
          alıyorlar.

                 Hem  bundan  yedi  buçuk  ay  evvel  Risale-i  Nur  Nâşirlerine  gelen
          elîm polishaneye çağırma mes'elesinde  Risale-i Nurun Şâkirdlerinin dört
          tanesi (aynı hâdiseyi bir ikisi, yâni Rüşdü ile Lütfi aynen görüyorlar, ikisi
          de az bir tâbirle) aynı hâdiseyi görmeleri ve bu def'aki hâdiseyi, yine dört
          tane Şâkirdler aynen görmesi
   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29