Page 146 - Kötülüğün Sessiz Dili
P. 146
144 KÖTÜLÜ⁄ÜN SESS‹Z D‹L‹
Kuran ahlakına tamamen aykırı bir düşünce şekli olan duygu-
sallık, yavaş yavaş gerçek imandan ve Allah'ın razı olacağı ah-
laktan uzaklaşmalarına neden olur. Önceleri taktik olarak sı-
ğındıkları ağlamaklı hal, bu insanların hayatlarının büyük bölü-
münü kaplar. Karşılaştıkları her olayı, duydukları her sözü duy-
gusal bir bakış açısıyla değerlendirmeleri nedeniyle sık sık
üzüntüye kapılıp hüzünlü ve içlerine kapalı bir tavır sergilerler.
Allah Kuran'da ağlamanın, insanların yaptıkları kötü eylemle-
rin, kurdukları sinsi planların bir cezası olarak hayatlarına ha-
kim olduğunu şöyle bildirmektedir:
Öyleyse kazandıklarının cezası olarak az gülsünler,
çok ağlasınlar. (Tevbe Suresi, 82)
İnsanlar arasında bir ceza gibi değerlendirilmeyen ağlama,
aslında Allah'ın tevekkül edemeyen, nefislerini kurtarmak adı-
na sinsi eylemler kuran insanlara verdiği çok önemli bir karşı-
lıktır. Çünkü ağlayan bir insan herşeyden önce hiç mutlu de-
ğildir; son derece karamsardır. Ümitsizliğe kapılmış, aklı ka-
panmıştır. Doğruyu yanlışı ayırt edememekte, kendisine zarar
verdiğini bile bile böyle bir ruh hali içinde yaşamaktadır. Allah
bir karşılık olarak bu insanların hayatına hüznü ve kederi ha-
kim kılmıştır. Dünyanın en güzel nimetleri bile neşelenmeleri-
ne yetmemekte, güzelliklerden hiçbir tat alamamakta, yalnızca
kendi sorunlarını, dertlerini düşünebilmektedirler. Ve çözümü
aslında son derece kolay olan bu dertlerinin asla son bulmaya-
cağına inanmış olmalarının derin kederini yaşamaktadırlar.
Böyle bir kişi şeytana uyduğunu fark etmekte, onun kendisine
düşman olduğunu onu hüsrana ve ateşe sürüklediğini anlamak-
ta, ama ona karşı koyacak gücü kendinde bulamamaktadır.
Tüm iradesini ve gücünü şeytana teslim etmiş gibidir.
Bütün bunlara istediği anda son vermek tamamen kendi