Page 270 - Risale-i Nur - Şualar
P. 270
272 ŞUÂLAR
mücadelelerine karışmıyorlar ve ehemmiyet vermiyorlar ve
tenezzül etmiyorlar ve hakikî Şakirdleri en dehşetli bir hasmına ve
hakaretli tecavüzüne karşı ona der:
"Ey bedbaht! Ben seni i'dam-ı ebedîden kurtarmaya ve fâni
hayvaniyetin en süflî ve elîm derecesinden bir bâki İnsaniyet saade-
tine çıkarmaya çalışıyorum. Sen benim ölümüme ve i'damıma
çalışıyorsun. Senin bu dünyada lezzetin pek az, pek kısa ve Âhirette
ceza ve belaların pek çok ve pek uzundur. Ve benim ölümüm bir
terhistir. Haydi defol; senin ile uğraşmam, ne yaparsan yap." der. O
zalim düşmanına hiddet değil, belki acıyor, şefkat ediyor, keşki kurtulsa
idi diyerek ıslahına çalışır.
ِ ِ ِ
ِ
ِ
ِ
S â n i y e n : ٌقثو ٌ ْلا ٌةورعْلابٌك ٌ سمتساٌدقف ٌ ٌ للّاب ٌنمءويو Bu iki
ٰ َ
َ
َ
َ
ٰ ْ ه
َ ْ ه
ْ ْ ه َ
َ ْ ْ
kudsî Cümleler, kuvvetli münasebet-i maneviye ile beraber makam-
ı cifrî ve ebcedî hesabıyla, birincisi Risalet-ün Nur'un ismine,
ikincisi Onun tahakkukuna ve tekemmülüne ve parlak Fütuhatına
manen ve cifren tam tamına tetabukları bir emaredir ki; Risalet-ün
Nur bu asırda, bu tarihte bir "Urvet-ül Vüska"dır. Yani çok
muhkem, kopmaz bir zincir ve bir "Hablullah"tır. Ona elini atan,
yapışan Necat bulur diye mana-yı remziyle haber verir.
ِ
S â l i s e n : اونمۤا ٌ ني ٌ َ َ ۪ ٌ َّلا ٌ ذ ٌلوٌللَّا Cümlesi hem mana, hem cifr ile
ُّ َ ه ٰ
ه
Risalet-ün Nur'a bir remzi var. Şöyle ki: . . . . . .
(Bu makamda perde indi. Yazmaya izin verilmedi. Başka
zamana te'hir edildi.) (*)
ِ
ِ
ِ
۪
۪
ٌ ناح
ٌ ميكحْل اٌميلعْلا ٌ ٌ تنَا ٌكنا ٌ ٌ َٓ انتمَّلع ٌامٌَّلا ٌ ٌ َٓ انَل ٌمْلعٌَلٌك َ َ ٌ بس
َ
َ َّ
َ َ
ه
َ َ
َ
َ ْ
ه
َ َ
َ
ْ
ْ ه
(*): Bu Nüktenin bâki kısmı şimdilik yazdırılmadığının sebebi, bir derece
ِ
ِ
dünyaya, siyasete temasıdır. Biz de bakmaktan memnuuz. Evet ٌغْطيَل ٌ ن ٌ ا ْ نَلْاٌنا
َّ
ٰ
َ َ َ
bu taguta bakar ve baktırır...
S A İ D N U R S Î