Page 265 - Risale-i Nur - Şualar
P. 265

11.  ŞUA  -  MEYVE  RİSALESİ                                                                                            267

                          ٌ ِ
           Meselâ: Başta   ٌفْلاٌ ِ بر ِ ب ٌذوعَاٌ ْ لق Cümlesi, bin üçyüz elliiki veya dört
                            ل
                          قَ
                            َ
                                           ه
                                  َ
                                     ه ه
                                 ِّ
           (1352-1354)  tarihine  hesab-ı  ebcedî  ve  cifrîyle  tevafuk  edib  nev'-i
           beşerde  en  geniş  hırs  ve  hasedle  ve  birinci  harbin  sebebiyle  vukua
           gelmeye  hazırlanan  ikinci  harb-i  umumîye  işaret  eder.  Ve  Ümmet-i
           Muhammediyeye  (A.S.M.)  manen  der:  "Bu  harbe  girmeyiniz  ve
           Rabbinize  iltica  ediniz."  Ve  bir  mana-yı  remziyle,  Kur'an'ın
           Hizmetkârlarından  olan  Risale-i  Nur  Şakirdlerine  hususî  bir  iltifat  ile
           onların  Eskişehir  hapsinden,  dehşetli  bir  şerden  aynı  tarihiyle
           kurtulmalarına  ve  haklarındaki  imha  plânının  akîm  bırakılmasına
           remzen haber verir; manen "İstiaze ediniz" emreder gibi bir remz verir.
                                              ِ
                  Hem meselâ:  ٌقَلخ ٌ امٌِرشٌنم  Cümlesi -şedde sayılmaz- binüç-
                                َ َ
                                          َ
                                      َ
                                            ْ
                                        ِّ
           yüz  altmış  bir  (1361)  ederek  bu  emsalsiz  harbin  merhametsiz  ve
           zalimane  tahribatına  rumi  ve  hicri  tarihiyle  parmak  bastığı  gibi;  aynı
           zamanda  bütün  kuvvetleriyle  Kur'anın  Hizmetine  çalışan  Nur
           Şakirdlerinin geniş bir imha plânından ve elîm ve dehşetli bir beladan
           ve  Denizli  hapsinden  kurtulmalarına  tevafukla,  bir  mana-yı  remzî  ile
           onlara da bakar.  "Halk'ın şerrinden kendinizi koruyunuz"  gizli bir
           îma ile der.

                                 ِ
                                        ِ ِ
                  Hem meselâ:   ٌقعْلاٌفٌِتاثاَّف َّ َ  ٌ نلَا  Cümlesi -şeddeler sayılmaz
                                 ٌ
                                 د
                                  َ
                                   ه
           bin  üçyüz  yirmisekiz  (1328);  eğer  şeddedeki  (ل)  sayılsa,  bin  üçyüz
           ellisekiz (1358) adediyle bu umumî harbleri yapan ecnebi gaddarların,
           hırs  ve  hased  ile  bizdeki  Hürriyet  İnkılabı'nın  Kur'an  lehindeki
           neticelerini  bozmak  fikri  ile  tebeddül-ü  saltanat  ve  Balkan  ve  İtalyan
           Harbleri  ve  Birinci  Harb-i  Umumî'nin  patlamasıyla  maddî  ve  manevî
           şerlerini, siyasî diplomatların radyo diliyle herkesin kafalarına sihirbaz
           ve zehirli  üflemeleriyle  ve mukadderat-ı  beşerin düğme ve ukdelerine
           gizli  plânlarını  telkin  etmeleriyle  bin  senelik  medeniyet  terakkiyatını
           vahşiyane  mahveden  şerlerin  vücuda  gelmeye  hazırlanmaları tarihine
                           ِ
                                  ِ ِ
           tevafuk ederek,   ٌ عْلاٌفٌِتاثاَّفنلَا  in tam manasına tetabuk eder.
                           ٌ دق
                                       َ َّ
                            َ
                             ه
                                                    ِ
                                      ِ
                                          ِ ٍ
                  Hem meselâ:  ٌدسحٌاذاٌد ٌ ساحٌِرشٌنمو  Cümlesi -şedde ve tenvin
                               َ َ َ
                                                َ
                                                  ْ َ
                                            َ
                                 َ
                                              ِّ
           sayılmaz-  yine  bin  üçyüz  kırkyedi  (1347)  edib,  aynı  tarihte,  ecnebi
   260   261   262   263   264   265   266   267   268   269   270