Page 375 - Risale-i Nur - Şualar
P. 375

ONDÖRDÜNCÜ  ŞUÂ                                                                                                             377


               D ö r d ü n c ü s ü : Ben bekliyordum ki: Ya Ankara veya Afyon beni
           sorguda  -pek  büyük  mes'eleler  için,  Nurların  o  mes'elelere  Hizmeti
           cihetinde-  bir  meşveret  dairesine  alıp  bir  sual  ve  cevab  beklerdim.  Evet,
           üçyüz  elli  milyon  Müslümanların  eski  Kardeşliğini  ve  Muhabbetini  ve
           hüsn-ü zannını ve manevî yardımlarını bu memleketteki millete kazandıra-
           cak çareleri bulmak ki, en kuvvetli çare ve vesile Risale-i Nur olduğuna bir
           emaresi şudur:

               Bu  sene  Mekke-i  Mükerreme'de  gayet  büyük  bir  Âlim  hem  Hind
           lisanına,  hem  Arab  lisanına  Nur'un  büyük  Mecmualarını  tercüme  edib
           Hindistan'a  ve  Arabistan'a  göndererek  en  kuvvetli  Nokta-i  İstinadımız
           olan Vahdet ve Uhuvvet-i İslâmiyeyi temine çalıştığı gibi, Türk mille-
           tinin  daima  Dinde  ve  İmanda  ileri  olduğunu  Nur  Risaleleri  ile
           gösteriyor,  demişler.  Hem  beklerdim  ki;  "vatanımızda  anarşiliğe  inkılab
           eden  komünist  tehlikesine  karşı  Nurların  Hizmeti  ne  derecededir  ve  bu
           mübarek vatan bu dehşetli seyelandan nasıl muhafaza edilecek?" gibi dağ
           misillü  mes'elelerin  sorulmasının  lüzumu  varken,  sinek  kanadı  kadar
           ehemmiyeti olmayan ve hiç bir medar-ı mes'uliyet olmayan cüz'î ve şahsî
           ve  garazkârların  iftiralarıyla  habbe,  kubbeler  yapılmış  mes'eleler  için  bu
           ağır şerait altında hiç ömrümde çekmediğim bir perişaniyetime sebebiyet
           verildi. Bize üç mahkemenin sorduğu ve beraet verdiği aynı mes'elelerden
           ve âdi ve şahsî bir-iki mes'ele için manasız sualler edildi.

               B  e  ş  i  n  c  i  s  i  :  Risale-i  Nur'la  mübareze  edilmez,  O  mağlub
           olmaz. Yirmi senedir en muannid feylesofları susturuyor. İman Haki-
           katlarını  güneş  gibi  gösteriyor.  Bu  memlekette  hükmeden,  Onun
           kuvvetinden istifade etmek gerektir.

               A  l  t  ı  n  c  ı  s  ı  :  Benim  ehemmiyetsiz  şahsımın  kusurlarıyla  beni
           çürütmek  ve ihanetlerle  nazar-ı âmmeden  düşürmek;  Risale-i  Nur'a  zarar
           vermez, belki bir cihette kuvvet verir. Çünki benim bir fâni dilime bedel
           Risale-i Nur'un yüzbin Nüshalarının bâki dilleri susmaz, konuşur. Ve
           hâlis Talebeleri, binler kuvvetli lisanlar ile o kudsî ve küllî Vazife-i Nu-
                                                       ِ
           riyeyi  şimdiye  kadar  olduğu  gibi,    للّٰا  ءا   اش  نا  Kıyamete  kadar  devam
                                              ُ ه
                                                      ْ َ
                                                 َ
           ettirecekler.

               Y e d i n c i s i : Sâbık mahkemelerde dava ettiğim ve hüccetlerini
           gösterdiğimiz  gibi;  bizim  gizli   düşmanlarımız   ve   hükûmeti   iğfal   ve
   370   371   372   373   374   375   376   377   378   379   380