Page 339 - Terörün Perde Arkası
P. 339

Komünizm ya da Ismarlama Anti-Kapitalizm       297

                  liyordu. "Komünizm geliverir" dendi mi, herkes anlaflmazl›klar›n›
                  içine atar ve ortak bir hedefe do¤ru birleflirlerdi. fiimdi komünizm
                  tehlikesi bitince adeta düflmans›z kal›nd›. Yeni bir düflman, yeni
                  bir cepheleflme aran›r oldu. 1
                  Evet, komünizmin varl›¤› Bat› için hiç de öyle büyük bir tehlike de¤il-
             di. Tam tersine büyük bir avantajd›. Bu "tehlike" öne sürülerek ABD tüm
             dünyada kendine ba¤l› ülkelerin oluflturdu¤u dev bir blok yaratmam›fl m›y-
             d›? So¤uk Savafl'›n bafllad›¤›n›, Truman'dan ald›¤› güçle ilan eden Bernard
             Baruch, bunu üzülerek mi yapm›flt›? Sanm›yoruz.
                  Do¤u ve Bat› aras›nda gerçeklefltirilen bu silahs›z savafl›n ne u¤runa
             yap›ld›¤› da düflünülmesi gereken bir di¤er noktad›r. Sözde ABD ve Sovyet-
             ler Birli¤i iki z›t ideolojinin savafl›n› veriyordu. Birisi "özgürlük ve demokra-
             siyi", di¤eriyse "proleterlerin ve ezilenlerin haklar›n›" savunur görünüyordu.
             Ama "icraat"lara bak›ld›¤›nda bu idealist sloganlar›n hiç de önemli olmad›¤›
             anlafl›l›yordu. SSCB, Do¤u Bloku ülkelerini ya da Afganistan'› proleterleri
             korumak için mi iflgal etmiflti? 60 milyon "rejim aleyhtar›"n›, "halk rejimi sos-
             yalizm" ad›na m› öldürmüfltü? Liderleri hiç de Marksist teoride söylendi¤i
             gibi, devleti feshedip, yönetimi halka b›rakmaya niyetli de¤ildiler. Diktatör-
             lük, hiç de proleteryan›n de¤il, Komünist Parti'li yönetici elitlerin diktatörlü-
             ¤üydü. Türk solunun ünlü isimlerinden M. Ali Aybar, Leninist Parti, Burjuva
             Modelinde Bir Örgüttür adl› kitab›nda, Sovyet sisteminin, hiç de "iflçi s›n›f›"n›
             iktidara getirmedi¤ini, tam tersine "burjuva" benzeri bir tür yönetici elit kad-
             rosunun despot rejimi haline geldi¤ini ayr›nt›lar›yla anlat›r. Öte yandan
             ABD'nin de söylemleriyle davran›fllar› birbirini tutmuyordu. Kore ya da Vi-
             etnam'a "insan haklar› ve demokrasi"yi korumak için mi girmiflti? Latin
             Amerika'daki terörist Kontra'lar› bu "yüce de¤erler" ad›na m› desteklemiflti?
             fiili'de Allende rejimini demokrasi aflk› u¤runa m› indirmifl ya da ayn› "yüce"
             amaçlar ad›na m› Gladio çetelerini kurdurmufltu?
                  Bu sorulara da kolayca "hay›r" cevab› verebiliriz. Bu durumda karfl›-
             laflt›¤›m›z gerçek, ony›llar boyu sürdürülmüfl olan So¤uk Savafl'›n, ideolojik
             temellere ve "idealist" yaklafl›mlara dayanmad›¤›d›r. Bu ideolojik z›tl›k, iki
             ülkenin halklar› için ya da di¤er ülkelerdeki ateflli Amerikan ya da Sovyet ta-
             raftarlar›n›n bir k›sm› için geçerli olabilir, ama süper güçlerin lider kadrolar›
             için söz konusu de¤ildir. Amerikan ya da Sovyet yönetici elitlerin hesaplar›
             ideoloji üzerine de¤il, "ç›kar" üzerine kuruludur.
                  Bu sihirli kelimeyi, "ç›kar"› inceleyelim. Ve yine bir soru soral›m: "Ç›-
             kar" kimin ç›kar›d›r? fiunu kesin olarak söyleyebiliriz ki, bu "ç›kar" kesinlik-
             le "sokaktaki insan›n" ç›kar› olamaz. Vietnam Savafl›'n›n ya da Afganistan'›n
   334   335   336   337   338   339   340   341   342   343   344