Page 21 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 21

BİRİNCİ MAKALE                                                                                             23



            keşşaftır.  Efkâr-ı  Âmmeye  hocalık  edecek  yine  Efkâr-ı  Âmme-i
            İlmiyedir. Bu Sırra binaen ve istinaden isterim ki: Müfessir-i Azîm
            olan  zamanın  taht-ı  riyasetinde,  herbiri  bir  fende  mütehassıs
            Muhakkikîn-ı  Ülemadan  müntehab  bir  meclis-i  meb'usan-ı  ilmiye
            teşkili  ile  meşveret  ile  bir  Tefsiri  te'lif  etmekle,  sair  Tefasirdeki
            münkasım  olan  mehasin  ve  kemalâtı  mühezzebe  ve  müzehhebe
            olarak  cem'  etmelidirler.  Evet  meşrutiyettir,  herşeyde  meşveret

            hükümfermadır. Efkâr-ı Umumiye dahi didebandır. İcma-i Ümmetin
            hücciyeti, buna hüccettir.


                            Dördüncü Mukaddeme


                   Şöhret, insanın malı olmayanı da insana mal eder. Şöyle ki:
            Beşerin  seciyelerindendir,  garib  veya  kıymetdar  bir  şeyi  asilzade
            göstermek  için,  o  kıymetdar  şeylerin  cinsiyle  müştehir  olan  zâta
            nisbet  ve  isnad  etmektir.  Yani  sözleri  revac  bulmak  veya  tekzib
            olunmamak  veyahut başka ağraz  için,  zalimane  ve  istibdadkârane,
            bir milletin netaic-i efkârını veya mehasin-i etvarını bir şahısta görüp
            ondan  bilirler.  Halbuki  o  adamın  şanındandır,  o  hediye-i
            müstebidaneyi reddede... Zira güzel bir sıfat veya ulvî bir san'atla

            meşhur olan bir adam, hüsn-ü surînin maverasını görmek şanından
            olan nazar-ı san'atperveranesine haksız olarak ona isnad olunan emir
            arz edilip gösterilir ise;  "Senin dest-i hattındır" denilir ise; o emir
            san'atın tenasüb ve müvazenesinden nâşi olan güzelliğini ihlâl ettiği
            için, reddedip i'raz ve teberri edecektir. "Hâşâ ve kellâ" diyecektir.
            Bu seciyeye bina ile meşhur kaideye -"Birşey sabit olsa, levazımıyla
            sabit  olur."-  istinaden  insanlar  o  şahs-ı meşhurda tahayyülâtlarına
   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26