Page 28 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 28

30                                                                                                    MUHÂKEMAT


           kaidesinden akan Kanun-u Tekemmül ve Terakkide mündemiç olan
           Rıza  ve  İşaretinin  İmtisali  Farz  iken,  İtaat  tamam  edilmemiştir.
           Şöyle:  Kaide-i  taksim-ül  a'mali  muktezi  olan  Hikmet-i  İlahiyenin
           Dest-i  İnayetiyle  beşerin  mahiyetinde  ekmiş  olduğu  istidadat  ve
           müyulatla Şeriat-ı Hilkatin Farz-ül Kifayesi hükmünde olan fünun
           ve sanayiin edasına bir Emr-i Manevî vermişken, sû'-i istimalimiz ile
           o istidaddan tevellüd eden meyle kuvvet ve meded verici olan şevki
           bu hırs-ı kâzib ve şu re's-i riya olan meyl-üt tefevvuk ile zayi' edip
           söndürdük. Elbette isyan eden, cehenneme müstehak olur. Biz de bu

           hilkat denilen Şeriat-ı Fıtriyenin Evamirine imtisal edemediğimizden
           cehennem-i  cehl  ile  muazzeb  olduk.  Bu  azabdan  bizi  kurtaracak,
           Taksim-ül  A'mal  Kanunuyla  amel  etmektir.  Zira  seleflerimiz
           Taksim-ül A'malin ameli ile Cinan-ı Ulûma dâhil olmuşlardır.


                                     H â t i m e


                  Bir  gayr-ı  müslim  yalnız  Mescide  girmekle  Müslüman
           olmasına  kâfi  olmadığı  gibi;  Tefsirin  veya  Şeriatın  Kitablarına,
           hikmet veya coğrafya veya tarih gibi bir fennin mes'elesi girmesiyle
           Tefsir  veya  Şeriat  olamaz.  Hem  de  bir  Müfessir  veya  Fakîh
           mütehassıs olmak şartıyla, hükmü yalnız Nefs-i Şeriat ve  Tefsirde
           hüccettir.  Yoksa  tufeylî  olarak  izinsiz  Tefsir,  Şeriat  Kitablarına
           girmiş Emirlerde hüccet değildir. Zira onlarda tufeylî olabilir. Nâkile
           itab  yoktur.  Evet  bir  fende  sözü  hüccet  olanın  sair  fenlerde  nakil
           veya dava cihetiyle hükmünü hüccet tutmak, taksim-ül mehasin ve
           tefrik-ül  mesaî  olan  Kanun-u  İlahîsine  vech-i  rıza  göstermemek
           demektir.
   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32   33