Page 27 - Davamız Metafiziktir
P. 27

2–TUTUKLAMAK VE HAPSE ATMAK

                   Elçileri ve salih müminleri Allah'ın yolundan alıkoymak, kendilerince onları yıldırmak
                   ve etkisiz hale getirebilmek için inkarcıların önde gelenleri tarafından uygulanan
                   metotlardan  biri  de  onları  TUTUKLAMAK  VE  HAPSETMEKTİR.  Gerçekte,  inkar
                   edenlerin ileri gelenleri, Resulleri ve diğer iman edenleri tamamen yok etmek isterler.
                   Çünkü, kendi inkar  ve zulüm  sistemlerinin  batıl  felsefesi  karşısında  en büyük
                   fikri ve manevi tehdit olarak gördükleri, dolayısıyla varlığından en çok rahatsızlık ve
                   tedirginlik duydukları kimseler onlardır. Bu nedenle her ne pahasına olursa olsun gayrı
                   meşru çıkar ve düzenlerini korumak ve devam ettirebilmek için Resulleri etkisiz hale
                   getirmeye çalışırlar.


                   Yüce Rabbimiz, Hz. Muhammed Efendimiz (sav) dönemindeki inkarcıların mübarek
                   Peygamberimizi      etkisiz   hale    getirebilmek    için   kurdukları    alçakça
                   tuzakları ayette şöyle haber vermektedir:


                      Hani o inkar edenler, seni TUTUKLAMAK ya da oldurmek veya surgun etmek
                                                                           ̈
                                                                                          ̈
                                                                                             ̈
                                                                        ̈
                                 ̂
                      amacıyla, tuzak kuruyorlardı... (Enfal Suresi, 30)
                   Kendi döneminin deccali olan Firavun da çok çekindiği Hz. Musa (as)'ı, kendisine tabi
                   olmadığı  takdirde  hapse  atmakla  tehdit  etmiştir.  Çünkü  düşük  aklınca  onu
                   etkisizleştirmek  ve  kontrol  altında  tutmanın  en  iyi  yolunun HAPSETMEK olduğunu
                   düşünmüştür. Firavun'un bu tehdidi ayette şöyle haber verilmektedir:


                      Firavun,  "Eğer  benden  başka  bir  ilah  edinirsen, ANDOLSUN  SENİ  ZİNDANA
                      ATILANLARDAN ederim." (Şuara Suresi, 29)


                   Görüldüğü gibi Firavun'un tek derdi Hz. Musa'nın tebliğ ettiği hak dini anlatmaktan
                   vazgeçip  kendi  şirk  ve  inkar  sistemine  tabi  olmasıdır. Elbette  ki  küfrün  baskı  ve
                   tehdidi  nedeniyle  Allah'ın  vahyini  anlatmayı  terktemek  bir  peygamber  için
                   olacak şey değildir. Bu yüzden, Hz. Musa'da (as) da Firavun'un bu teklifi karşısında
                   Allah'ın dinini savunmaktan hiçbir taviz vermemiştir. Bunun üzerine, Firavun kavminin
                   önde gelenleri kendisine, Hz. Musa (as)'a verilecek cezaya karar vermeden önce onları
                   bir süreliğine alıkoymayı yani TUTUKLAMAYI önermişlerdir.

                      Dediler  ki:  "Onu  ve  kardeşini ALIKOY.  Şehirlere  de  toplayıcı  adamlar  gönder."
                      (Şuara Suresi, 36; Araf Suresi, 111)


                   Hz.   Musa    (as)'ın   tutuklanmasının   Araf   Suresi,   yani 7.   surenin   111.
                   ayetinde geçmesiyle    Sayın   Adnan    Oktar    ve   arkadaşlarının 7.   ayın   11.
                   günü tutuklanması da ilginç bir tevafuktur. Allah'ın salih müminler üzerindeki yakın
                   takibinin sayısız örneğinden biridir.


                   Yine  hapis  ve  zindan  denince  ilk  akla  gelen  Hz.  Yusuf  (as)  da zina  ve  fuhuşa  rıza
                   göstermediği  için  kasten  hakkında  "ZİNA  İFTİRASI  ATILARAK"  hapse
                   gönderilen mübarek bir peygamberimizdir.
   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32