Page 140 - Risale-i Nur - Barla Lahikası
P. 140

142                                                                           YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN

                 Bu gençlerin her gün, her saat Duasını alıyorsunuz. Ve her bir
          Risaleyi okurken, en aşağı sekiz-on kadar arkadaş bulunuyor. Halbuki
          bu  Fitne-i  Âhirzamanda,  bu  gençlerin  bir  araya  gelip  Hak  Söz
          dinlemeleri pek mühimdir ve Medar-ı Şükrandır.

                 Bu  âciz  Talebeniz  Arabî  görmemiş  ve  Medrese  hiç  görmemiş.
          Eskiden  yazılmış  Türkçe  Kitabları  okurdum,  maddî  ve  manevî
          yaralarımı  tedavi  edecek  ilâç  bulamazdım.  Ruhum  ve  Kalbim  çok
          çırpınıyordu.  Öyle  bir  dereceye  gelirdim  ki;  her  saat  kendimi  intihar
          etmeğe  karar  verirdim.  "Acaba  halim  nedir  ve  ne  olacak?  Mürşid-i
          Kâmil  nerede  bulabilirim?"  diye  çok  merak  eder  ve  yeis  içerisinde
          kalırdım.

                 Cenab-ı  Hak  nasılki  Cehennem  gibi  bir  zaman  içinde  Cennet
          gibi bir zamanı Halk eder ve her zamana lâyık çareleri İcad eder ve her
          yaraya muvafık ilâcı İhsan eder... Öyle de, bu medresesiz zamanımızda
          bizim  gibi  yaralılara  -Üstad-ı Muhterem vasıtasıyla-  Risaleleri Türkçe
          olarak   te'lif   ettiriyor.   Buna   ne  kadar  şükredeyim..     صحي َلاو  د   عي  َلا
                                                                   ٰ ْ ُ   َ ُ ِّ َ
          Cenab-ı Hakk'a  şükürler  olsun  ve  Üstad-ı Muhteremi  de Kur´ân Hiz-
                                                           ِ
          metinde muvaffak edip, iki cihanda aziz eylesin.  يمٓا.
                                                         َ
                 Ben  hiç  bir  Arabiyat  görmeden,  Medresede  beş-on  sene
          okumadığım halde; yalnız Risaleleri yazıp ciddiyetle okudum. Kendimi
          yirmi sene Medresede okumuş gibi tahayyül ediyorum. Sebebi ise; bu
          âcizin, bu fakirin, bu miskinin nezdine çok Arabiyat Hocaları geliyor ve
          benim okuduğuma hayret ediyorlar. Evvelden Mürşid-i Kâmil Terbiyesi
          görmüş  insanlar  geliyorlar,  benden  işittikleri  Kelimelere  meftun
          oluyorlar. Çok Hocalar iki diz üzerine gelip, Risale okuyuver diyorlar.

                 Eğer sesim erişse idi olanca kuvvetimle bağırarak, küre-i arzdaki
          gençlere  diyecektim:  "Risaleleri  ciddî  okumak  ve  yazmak,  yirmi  sene
          Medresede  okumaktan  faiktir  ve  daha  menfaatlidir."  Medresede
          okumaktaki  maksad;  evvelâ  kendini  kurtarıp,  sâniyen  Ümmet-i
          Muhammed'i  (A.S.M.)  kurtarmağa  çalışmak  değil  mi?  Risalet-ün  Nur
          ve  Mektubat-ün  Nur,  yirmi  senelik  Medrese  İlmini  veriyor
          itikadındayım.

                 Ve  her  bir  Risale,  tek  başıyla  bir  Mürşid-i  Ekmeldir.  Kalbi
          bozulmamış  herhangi  genç,  bir  Risaleyi  alıp  dikkatle  ve  teslimiyetle
          okusa,
   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144   145