Page 214 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 214
216 İŞÂRÂT-ÜL İ’CAZ
(Nur Çeşmesi'nde ve Risale-i Nur'da yazılan bu nevi feylesoflardan
kırk altıncısıdır.)
Zât-ı Kibriya hakkındaki Âyetlerin ulviyeti ve Kur'anın kudsî
nezaheti
Mister John Davenport, "Hazret-i Muhammed (A.S.M.) ve
Kur'an-ı Kerim" ünvanlı eserinde Kur'an-ı Kerim'den bahsederken, şu
sözleri söylüyor:
Kur'anın sayısız hususiyetleri içinde bilhassa ikisi fevkalâde
mühimdir:
1- Zât-ı Kibriya'yı ifade eden Âyâtın ahengindeki Ulviyettir.
Kur'an-ı Kerim, beşerî za'flardan herhangi birisini Zât-ı Kibriya'ya
isnaddan münezzehtir.
2- Kur'an -başından sonuna kadar- gayr-ı belig, gayr-ı ahlâkî,
yahud terbiyeye muhalif fikirlerden, cümlelerden ve hikâyelerden
tamamen münezzehtir.
Halbuki bütün bu nakîsalar, Hristiyanların ellerindeki muharref
kitab-ı mukaddeste mebzuliyetle vardır.
JOHN DAVENPORT
Kur'an serapa Samimiyet ve Hakkaniyetle doludur
Carlyle (Karlayl) şöyle diyor:
Kur'anı bir kerre dikkatle okursanız, Onun hususiyetlerini izhara
başladığını görürsünüz. Kur'anın güzelliği, diğer bütün edebî Eserlerin
güzelliklerinden kabil-i temyizdir. Kur'anın başlıca hususiyetlerinden
biri, Onun asliyetidir. Benim fikir ve kanaatıma göre, Kur'an serapa
Samimiyet ve Hakkaniyetle doludur. Hazret-i Muhammed'in (A.S.M.)
cihana Tebliğ ettiği Davet, Hak ve Hakikat tır.
CARLYLE
Müslümanlık, tecessüd ve teslis akidesini reddeder
İngiltere'nin en meşhur ve en büyük müverrihlerinden Edward
Gibbon (Edvor Gibon) "Roma İmparatorluğu'nun İnhitat ve Sukutu"
adlı Eserinde şöyle diyor :
Ganj Nehri ile Bahr-ı Muhit-i Atlasî (Atlas Okyanusu)
arasındaki memleketler, Kur'anı bir Kanun-u Esasî ve teşriî Hayatın
Ruhu olarak