Page 212 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 212
214 İŞÂRÂT-ÜL İ’CAZ
En Temiz ve En Doğru Din Müslümanlıktır
Meşhur muharrir, müsteşrik, Edebiyat-ı Arabiye mütehassısı
ve Kur'an-ı Kerim'in mütercimi Doktor Maurice (Moris) şöyle diyor:
Bizans Hristiyanlarını, içine düştükleri bâtıl İtikadlar girîvesinden,
ancak Arabistan'ın Hira Dağı'nda yükselen Ses kurtarabilmiştir. İlahî
Kelimeyi en ulvî makama yükselten Ses, bu Ses idi. Fakat Rumlar bu Sesi
dinleyememişlerdi. Bu Ses, insanlara en temiz ve en doğru Dini talim
ediyordu. O yüksek Din ki, Onun hakkında, Gundö Firey Hesin gibi
muhakkik bir fâzıl, şu sözleri pek haklı olarak söylüyor: "Bu Dinde
Mukaddes sular, şâyan-ı teberrük eşya, esnam ve azizler, yahud A'mal-i
Sâlihadan mücerred İmanı müfid tanıyan akideler, yahud sekerat-ı mevt
esnasında nedametin bir faide vereceğini ifade eden sözler, yahud
başkaları tarafından vuku bulacak Dua ve Niyazların günahkârları
kurtaracağına dair ifadeleri yoktur. Çünkü bu gibi akideler, onları kabul
edenleri alçaltmıştır."
Zamanlar Geçtikçe, Kur'anın Ulvî Sırları İnkişaf Ediyor
Doktor Maurice (Moris), Le parler Française Roman (Löparle
Franses Roman) ünvanlı gazetede Kur'anın Fransızca mütercimlerinden
Selman Runah'ın tenkidatına verdiği cevabda diyor ki:
Kur'an nedir? Her tenkidin fevkinde bir Fesahat ve Belâgat
Mu’cizesidir. Kur'anın, üçyüzelli milyon Müslümanın göğsünü haklı bir
gururla kabartan meziyeti, Onun her manayı Hüsn-ü İfade etmesi
itibariyle, Münzel Kitabların en mükemmeli ve ezelî olmasıdır. Hâyır,
daha ileri gidebiliriz: Kur'an, Kudret-i Ezeliyenin, İnayet ile insana
bahşettiği Kütüb-ü Semaviyenin en güzelidir. Beşeriyetin refahı nokta-i
nazarından Kur'anın beyanatı, Yunan felsefesinin ifadatından pek ziyade
ulvîdir. Kur'an, Arz ve Semanın Hâlıkına hamd ü şükranla doludur.
Kur'anın her Kelimesi, her şeyi Yaratan ve her şeyi haiz olduğu kabiliyete
göre Sevk ve İrşad eden Zât-ı Kibriya'nın Azametinde mündemicdir.
Edebiyat ile alâkadar olanlar için Kur'an, bir Kitab-ı Edebdir. Lisan
mütehassısları için Kur'an, bir Elfaz Hazinesidir. Şâirler için Kur'an, bir
Ahenk Menbaıdır. Bundan başka bu Kitab; Ahkâm ve Fıkıh namına bir
Muhit-i Maariftir. Davud'un (A.S.) zamanından, Jan Talmus'un devrine
kadar gönderilen Kitabların hiçbiri, Kur'an-ı Kerim'in Âyetleriyle
muvaffakıyetli bir şekilde rekabet edememiştir. Bundan dolayıdır ki,
Müslümanların yüksek sınıfları, Hayatın Hakikatını kavramak nokta-i
nazarından ne kadar tenevvür ederlerse, o derece Kur'an ile alâkadar
oluyorlar ve Ona o kadar Ta'zim ve Hürmet gösteriyorlar.